Dağları Bekleyen Kız – Esat Mahmut Karakurt
Tür: | Roman |
Yazar: | Esat Mahmut Karakurt |
Yayınlanma Tarihi: | 1967 |
Yayınevi: | Bilgi Yayınevi |
Karakterler
Mülazım Adnan: Konuşması ve tavırları ile met, cesur ve vazifeşinas bir Türk pilotudur.
Şeyh Fuat: Devlete başkaldıran bir asi ve ayrıca Zeynep’in babasıdır.
Zeynep: Eşkıya başının kızı ve Adnan’a âşık bir genç kızdır.
Ahmet Astsubay: Bir nedenden ötürü eşkıyaların olduğu bölgeye gelen ve bir daha geri çıkamamış, vatanperver bir Türk evladıdır.
Mülazım Servet: İki kere yaralanan ve son yaralanmasında vefat eden, Nermine’in nişanlısı olan bir Türk subayıdır.
Nermine: Mülazım Servet’in nişanlısı ve insani değerleri çok yüksek kadındır.
Konusu
Dağları Bekleyen Kız’da, dağlarda yaşayan haydut çetelerinden birine istemeyerek katılan genç bir kız ile çeteye karşı savaşan genç bir havacı subay arasında gelişen aşk anlatılır.
Dağları Bekleyen Kız Özeti
Karaköse ilinde bir kasaba ve bir askeri havaalanı. Nöbetçi başçavuş Binbaşı İhsan’a göreve giden uçakların döndüğünü haber verir. Sadece on uçaktan oluşan filo, dokuz uçakla geri döner. Teğmen Nuri onlara Mülazım Celal Bey’in uçağının filodan ayrıldığını ve intihar saldırısı yaptığını söyler. Daha Nuri konuşmasını bitirmeden Teğmen Celal Bey’in uçağı havada belirir. Ağır yaralı olarak uçaktan indirilen Mülazım Celal, son sözlerini gönül rahatlığıyla söylüyor. Etrafında toplanan subaylar arasında annesini ve kız kardeşini Mülazım İsmail’e emanet eder ve vefat eder.
Defin sırasında, filo kalan dokuz uçağıyla yeni bir görev alır. Zorlu bir uçuşun ardından filo tekrar geri döner; ama muhtaç Servet göğsünden yaralandı. Binbaşı İhsan, Lizb’i alır. Nuri ve Mülazım Adnan onunla birlikte Mülazım Servet’i ziyarete gider. Servet yerel halktan Mahmut Efendi’nin elindedir ve evin kızı Nermine’ye âşıktır. Servet, Adnan’a Nermine’yi anlatır ve isterse Mahmut Efendi’nin evinde kalabileceğini, ancak Nermine’nin yaralandığını söylememesini tavsiye eder.
Mülazım Adnan, bir askerin rehberliğinde Nermine’nin evine gider. Nermine, Adnan’ın söylediklerine inanamaz, Servet’in görev başında şehit olduğunu düşünür. Üç hafta geçer, Mülazım Servet iyileşir ve Nermine ile nişanlanır. Sonraki günlerden birinde, bir uçuş sırasında talih uçağı düşman makineli tüfekleri tarafından taranır, ilerleyen günlerde talih ağır yaralanır ve ölür. Ağrı Dağı’nın eteklerinde yer alan eşkıya hattını imha etmek için bir bombardıman planlanıyor ancak her şeyden önce bombardıman için gerekli istihbaratın toplanması gerekiyor. Bu zor görev için en uygun kişi olarak Mülayim Adnan seçilir. Bir sis bulutu arasında düz bir araziye inen uçaktan iner ve zorlu görevi için yola çıkar. Adnan birkaç saat yürüdükten sonra bir haydutla karşılaşır ve ona nerede olduğunu söyleyeceğini söyler. Bir Hindu’yu hissedemeyen haydut, Adnan’ı doğrudan haydut şefine götürür. Yolda Adnan tanıdık bir yüzle karşılaşır, evet yüzlerce yıl önce öldüğünü düşündükleri Ahmet Ast.Şb’ye aittir. Ahmet yıllar önce yakalandı ama kaçamadı. Bu süre zarfında düşman, mühimmat ve silah sayısını ezberledi ve çeşitli belgeler ele geçirdi. Adnan ve Ahmet bir plan yapar ve oradan kaçmak isterler. Ahmet gerekli belgeleri ve haritaları çaldıktan sonra ertesi gün Adnan’ın yanına gelir. Ancak birkaç gün sonra Ahmet gelmez, Adnan bu durumu tehlikeli görür ve onu almaya gelen uçağa binmek için yola çıkar. Onu almaya gelen uçağı gören haydutlar Adnan’ı aramaya başlar. Makineli tüfeklerin başındaki haydutlar uçağı vurmak için yardım isterler, Adnan bir an şok olur ama sonradan onun haydut olduğunu düşündüklerini anlar. Adnan Beylik silahını çıkarır ve bir erkek eşkıyayı makineli tüfek başında öldürür, ancak makinenin diğer kadın kafası eşkıyayı öldüremez.
Bir süre sonra iki Türk subayı ile şeyhin kızı olduğu sanılan bir kız farkında olmadan derin bir sohbete başlarlar. Adnan’a konuşlandırıldıkları yerler ve silahları hakkında çok önemli bilgiler verir. Ertesi sabah Adnan, planladığı gibi düz bir araziye inen uçakla gideceğini şeyhin kızı Zeynep’e haber verir. Zeynep gitmesini istemediğini, giderse yapamayacağını söyler. Ardından Zeynep’i aramaya gelen haydutlar Adnan ve Zeynep’i görür ve Adnan’ın casus, Türk subayı olduğunu bağırmaya başlar. Şakiler Ahmet, Başçavuşu yakalayıp, karargâhtan belgeleri çalarken öldürdüklerini anlatıyor. Ahmet’in neden gelmediği şimdi ortaya çıkıyor. Türk uçakları günlük bombardımanına başlıyor. Bu sırada şarkıcılar panik içindedir ve bu fırsatı değerlendiren Zeynep, Adnan’ın ellerini çözer. Daha sonra kamptan kaçmayı başarır. Ahmet Başçavuş ve Zeynep’ten aldığı çok önemli bilgilerle komutanlar tarafından bir harekât planı hazırlanır. Şeyhin kampı yıkılır ve aralarında Zeynep’in de bulunduğu bazı şakiler rehin alınır. Yaralı Zeynep tedavi için hastaneye kaldırılır. Zeynep bütün bu bilgileri vermesine rağmen haindir, üstelik Servet’in uçağını düşürmüştür. Hastanede olanları öğrenir ve çok üzülür. Adnan’a Nermine ile görüşmek istediğini söyler. Ertesi gün Nermine gelir ve Zeynep ona Servet’i kendisinin vurmadığını ve onu yanlış değerlendirdiklerini söyler. Nermine ile sarılıp ağlarlar. Her ne kadar hain olarak görülse de verdiği harita ve verdiği bilgiler sayesinde kamp dağıtıldı ve yeni nişanlananların mutsuz olmasını engeller.
Adnan ve Zeynep Erzurum’a gitmeye karar verirler ancak süngülü iki asker yanlarına yaklaşır ve Zeynep’in tutuklanması için bir emir olduğunu söylerler. Zeynep yargılanıyor ama savcı idam istiyor. Hâkim ise verdiği bilgilerin faydalı olduğunu söyledi, yzb. Pişmanlığı ve Adnan’ı kurtardığı için beraat etmeye karar verir.
Dağları Bekleyen Kız – Kitap Açıklaması
Edebiyatın ve özellikle romanın sevilmesinde ve geniş kitlelere yayılmasında büyük rolü olan Esat Mahmut Karakurt’un eserlerini Bilgi Yayınevi yeniden okurla buluşturuyor.
Dağları Bekleyen Kız’da dağları mesken tutmuş eşkıya çetelerinden birine, istemi dışında katılmış genç bir kız ile çeteyle savaşan havacı bir genç subay arasında filizlenen aşk anlatılmaktadır.