İyi ki – Yıldız Hacıevliyagil Cüceloğlu
| Tür: | Günlük – Anı |
| Hazırlayan: | Yıldız Hacıevliyagil Cüceloğlu |
| Yayınlanma Tarihi: | 2022 |
| Yayınevi: | Kronik Kitap |
Konusu
Yıldız Hacıevliyagil Cüceloğlu’nun Doğan Cüceloğlu’nun vefatının ardından onun yalnızca eserleriyle değil anılarıyla da insanlara ilham olması için onu tanıyan insanlardan rica ederek Doğan Cüceloğlu ile olan anılarını kitap haline getirmiştir. Bunu da şu cümlelerle dile getirir: “Dileğim ilk baskısı 9 Şubat’ta gerçekleşen bu kitap, bana iyi geldiği gibi, Doğan Hoca’yı seven herkese iyi gelsin. Ve canım Doğan yalnız eserleriyle değil, birazdan okuyacağınız anılarda paylaşılan hayranı olduğum o güzel varoluşuyla da insanlara ilham olsun.”
İyi Ki Özeti
Yıldız Hacıevliyagil Cüceloğlu, kitabı oluşturmay karar verdiğinde anıları kaleme alacak yazarlara bir mektup gönderir ve bu mektupta Doğan Cüceloğlu’nun kendi eliyle yazarak masasına yapıştırdığı listenin fotoğrafını paylaşır. Bu değerler şunlardır:
1. Merak Duygusu
2. Hakkaniyet
3. Sorumluluk
4. Halden Anlamak
5. Saygı – Sınırlara
6. Sevgi
7. İşbirliği
Doğan Cüceloğlu bu değerleri yazıp masasına yapıştırmakla kalmamış aynı zamanda bu değerleri kendi hayatında da yaşama konusuna büyük özen göstermiştir. Bu sebeple de Yıldız Hanım, eşinin vefatından sonra Doğan Cüceloğlu’nu tanıyanların katkılarıyla bu durumu anıların ötesinde belgelemek ve kalıcı hale getirerek okurlarıyla paylaşmak istemiştir.
Doğan Bey, vefatından bir gün önce eşine “Eğer babamı merak ediyorsan bir sonraki kitabın “Zorba” olsun demiştir. Eşi, bu önerisinin ertesi günü çok mutlu ve yoğun geçirdiği bir sabah sonrası ofisine doğru yürürken yolda kitabı dinlemeye başlar. Dinlediği on beş-yirmi dakikalık zaman içerisinde Doğan Bey tek başına yaşama veda eder. Eşi, kitabı onun ölümünden bir süre sonra bitirir ve kitapta kitabın yazarı Kazancakis, “Sevgi, ölümü yener.” demiştir. Bu cümlenin vefat eden eşinden kendisine bırakılmış bir mesaj olduğunu düşünür ve onu tanıyanların anılarını derleme enerjisini bu cümleden alır. Yazılar yavaş yavaş Yıldız Hanım’a ulaşıp onları okudukça da şöyle der: “Oluyor işte! Sevgi ölümü yenecek.”
Kitabın giriş cümlesinde ise şöyle yazar: “Gönül dostum, oyun arkadaşım, kahramanım Canım Doğan’a. Birlikte yaşadığımız her an için “İyi ki!” demenin şükür duygusuyla… Kimin kime teşekkür edeceği belli değil ama biz sana teşekkür ederiz.
Kitapta Doğan Cüceloğlu ile yolları yakın ya da uzak bir şekilde kesişmiş, eşi ve çocukları dahil olmak üzere seksene yakın yazarın anıları derlenmiştir. Her biri Doğan Cüceloğlu’ndan minnet ve şükür duygusuyla bahseder. Bu anıları okudukça farkedilecek ki masasına yapıştırmış olduğu yedi madde kavram olmaktan öte onun yaşamının temel değer taşlarıdır. Hayatında onunla yolu kesişen her insana kendini değerli hissettirmiş ve az ya da çok destekçisi olmuştur ve insanların hayatında ve kalbinde kalıcı bir iz bırakmıştır. Onun en önemli sözlerinden biri olan “Canın büyüğü küçüğü olmaz.” cümlesinin hakkını vererek doğadaki tüm canlılara saygı ve sevgiyle yaklaşmıştır. Doğan Cüceloğlu vefatından önce yazdığı kitapları ve yaptığı tüm çalışmalarla kendi ülkesindeki bir çocuğa bile dokunmanın Türkiye’nin gelişimine çok büyük katkı sağlayabileceğini düşünüp ulaşabildiği kadar kişiye ulaşabilmek için oldukça büyük bir çaba sarfetmiştir. Hala ardında kalan çalışmalarıyla bir çok kişinin hayatına ışık tutmaktadır. İnsanların ona olan sevgisi onun ölümünün acısını hafifletmemiştir belki ama anılarla da olsa onu her daim canlı tutmaya yetecek güçtedir. Ne demiştik: “Sevgi, ölümü yener.”
İyi ki – Bir Gönül İnsanı Doğan Cüceloğlu ile Anılar – Kitap Açıklaması
“İstedim ki o çok sevdiğim gönlünün, her gün saygı, sevgi ve şükürle izlediğim göründüğü gibi olan güzelliği yaşamına ilk elden tanıklık edenlerin anılarında kalmasın… Paylaşılsın ve ilham olsun… Yarama merhem olsun… Sevgi ölümü yensin…”
Yıldız Hacıevliyagil Cüceloğlu
Zamanın ruhu “Kendini mümkün olduğu kadar parlat,” derken Doğan Cüceloğlu kendini hedef tahtasının tam ortasına yerleştirme cesareti gösterdi. “İyi insanlar da kötü şeyler yapabilirler”di. Yaşadığı acı veren deneyimler onu niyetinin saflığına ulaştırdı ve niyetinin saflığına ulaşmış bir insan olarak gönlünün muradını belirledi; “Hedefim, bu ülkede doğan her bir çocuğun çocukluğunu doya doya yaşamasına ve olabileceği en iyi insan olmasına yardımcı olmak.”
Bu murada hizmet için ülkesini bir ucundan öbür ucuna kadar dolaştı, farkına vardıklarını paylaştı. Zamanın sonlu olduğunun her an bilincinde olarak yazabildiği kadar yazdı. Şikâyet etmeyi değil; anlamaya çalışmayı ve emek vermeyi seçti. Bir çocuk kadar meraklı, neşeli ve niyetinin saflığı içinde… Bir bilim insanının sorumluluk bilinciyle… Sevgi ve umutla… Yalnız “göz önündeyken” değil, her an…
Göz göze geldiği her bir insanı tüm gönlüyle anlamaya çalışırken kalplerine dokundu; bu sevgiye ortak olan yalnız ailesi ve dostları değildi, arabasına bindiği taksi şoförü, seminer verdiği şirketin CEO’su, gittiği kafede çalışan garson, kendisiyle bir kere olsun röportaj yapan gazeteci, çalıştığı her bir ekip arkadaşı.
Doğan Cüceloğlu Anadolu’ydu. Doğan Cüceloğlu bizdi. Doğan Cüceloğlu her kesimden, her eğitim seviyesinden, her ideolojiden insan için ailenin bilge babası, bilge dedesiydi. Kutup yıldızımızdı.
İyi Ki/Bir Gönül İnsanı Doğan Cüceloğlu ile Anılar; onun göz göze geldiği insanlarda bıraktığı izlere, her birinin hâlinden nasıl anladığına, her daim içlerindeki iyiye ve gelişim potansiyeline nasıl odaklandığına dair hayat dersi niteliğindeki anılardan süzülenler. Bize bizi anlatan Doğan Cüceloğlu’na ve aynı ekipten hissettiği siz okurlarına, onunla anılar biriktirenlerden bir doğum günü armağanı. Öyle bir armağan ki ona dolu dolu bir teşekkür gibi…
(Tanıtım Bülteninden)
