Fakir kene – Birhan Keskin
| Tür: | Şiir |
| Yazar: | Birhan Keskin |
| Yayınlanma Tarihi: | 2019 |
| Yayınevi: | Metis Yayıncılık |
Konusu
Birhan Keskin’in kaleminden çıkan, sevenlerinin yoğun ilgi gösterdiği şiir kitabı, 2016 yılında okuyuculara sunulmuştur. Kardeş payı, Zillet, Kargo, İskelede bir çırak, taş gibi şiirlerinin yer aldığı kitap 100 sayfadır her bir şiirin kelime ve hece sayısı birbirinden farklıdır.
Fakir Kene Özeti
Fakir Kene adıyla okuyanları başta pek içine çekmese de Birhan Keskin, Türkiye’de en fazla sözlerinin paylaşıldığı şair olmasının da etkisiyle birçok kişinin övmekten geri kalmadığı içinden çıkılamayan bir etkisi olduğu en azından bazı okurlar içinden söylenebilir.
Kitabın ilk bölümünde yer alan Kargo adlı şiir, lazım olursa açar okursun, olmazsa da olsun gibi can alıcı sözlerinden itibaren okuyucuyu saran bir daha ve bir daha okutan hüzünlü bir şiiri anlatıyor. Acıları, dertleri, doğayı, aşkı, ayrılığı ve kederi anlatan şiirde fonda çalınan bir etkiyi veriyor insanın bendine. İçerisinde ne olduğu ve ne çıkacağı belli olmayan bir kargo paketi aslında kargo şiiri ve anlattıklarıdır. Her zaman ve zaman zaman ya da ne zaman isterseniz açıp evinizin bir köşesinde kalpten konulan bir kargodur belki. Şiirde bir silkinotu koydum. Kırk dert bir arada canına diye. Derde derman olsun diye…
Kitabı okurken Birhan Keskin’in uyak olmadan, kafiye olmadan, özgünce yazıp birbiri içerisine uyumsuzluğun ile uyum yarattığı dizeleri ölçü ve kural kaideleri olmadan kendine has bir dağınık havayla olması gerektiği şeyi bildiği ama olmadığını bildiği bir çocuk gibi. Daha önce Birhan Keskin şiirlerini okumayan birinin bir şiirini okutmayı denediğinizde muhtemelen önce anlam veremeyecek daha sonra tekrar okuyacak ve yeniden anlamsız geldiğini ama tekrar okumak istediğini söyleyecektir muhtemelen. Bu okumaların sonunda ya çok sevecek ya da pek sevemeyecektir kitabı ya da romanı. Daha çok içi ısıtan bir şair ve şiirleridir Fakir Kene ve yazarı için konuşacak olursak. Genelde kahve hissi yaratır kişinin ruhunda belki bu yüzdendir kitabın içimizi ısıtması. Öyle ya da böyle her şiir üzerine düşünmeye itiyor insanı, kimisini defalarca okurken hayallere kurmamak elde değildir insanın. Kitabın içerisinde bir cümleden oluşan şiirler var. Evet bir cümle ama uzun bir cümle. Cümle için uzun olabilir ya da şiir için kısa, buna siz karar verirsiniz.
İskelede bir çırak şiirinde ise, Allah’a seslenişiyle başlıyor. Sanki onunla konuşurken başka biri bize dizeleri aktarıyor. Dize derken daha çok şiir şeklinde yazılmış bir duayı andırıyor sanki daha çok. Şiir gibi ama dua gibi de denilebilir. Anlam vermek anlam vermemek arası gidip gelmek gibi demek de mümkün. Ve kardeş payı şiiri, ilk baktığınızda yine bir anlamsız gelecek ama çok değil okuduğunuz beşinci ve altıncı cümlede aydınlanmalar başlayacaktır. Şiirde aslında batı medeniyeti ve burjuvayı yazarken diğer çift cümlenin üstünde ya da altında işçi sınıfının dertlerinden bahsediyor. Kimi yerlerde adını okuyamayacağımız içecek ya da yiyecek varken daha orta sınıf olan cümleler işçi sınıfın kederlerinden bahsediyor. Şiir sever ve duygusal insanların yakından tanıdığı yazarın bazı şiirlerinden ufak kesitler şöyledir;
Bütün kadınlara bundan böyle “ateşli” olmayı “şiddetle” öneriyorum.
Eşitlik istediğimizi sananlar yanılıyor / Kim eşitlenmek ister hırsızlar ve katillerle Birhan!
Biricik idim ben de bir zaman, bak incitmişler bir harfimi.
Buraya bir silkinti otu koydum. Kırk dert bir arada canına yandığım, kırkına birden deva olsun.
