Afrikalı Leo – Amin Maalouf
Tür: | Roman, Araştırma Tarih |
Yazar: | Amin Maalouf |
Yayınlanma Tarihi: | 1986 |
Yayınevi: | Yapı Kredi Yayınları |
Karakterler
Hasan: “Ben Hasan,tartıcıbaşı Muhammed’in oğlu, ben Giovanni Leone de Medici; bir berberin sünnet ettiği, bir papazın vaftiz ettiği ben. Şimdi Afrikalı diye anılıyorum ama Afrikalı değilim. Avrupalı da Arabistanlı da değilim. Bana Granadalı, Faslı, Zeyyatlı da derler ama ben hiçbir ülkeden, kentten ya da boydan değilim. Yolların oğluyum ben, ülkem kervan, yaşamımsa yolculukların en beklenmedik olanı.”
Harun: Fas’ta Hasan’la arkadaş olup güzel günler geçiren ve daha sonra Hasan’ın kardeşi Meryem’i kaçıran Hasan’ın sevdiği dostudur.
Meryem: Zervali adında yaşlı bir tüccar ile evlenmek üzereyken kardeşinin çabaları sonucu evlenmekten kurtulup bir süre hasta haneye kapatılan Hasan’ın üvey kız kardeşidir.
Hiba: Fas Kralı tarafından Hasan’a hediye edilen köle kızdır. Hasan görür görmez aşık olur ve bu aşk Hasan Fas’tan ayrılıncaya dek devam eder.
Nur: Kahire’de hasan şehri gezerken tanıştığı Çerkez bir kızdır. Ayrıca Yavuz Sultan Selim’in yeğeni Alaaddin’in dul eşidir. İkisi arasında çok kısa bir zamanda aşk başlıyor ve evleniyorlar. Hayat adında bir kızları oluyor.
Maddelena: Afrikalı Leo’nun Roma’ya geldikten sonra tanıyıp büyük bir aşk yaşadığı kadındır.
Konusu
İki dinin eseri; İslam ve Hıristiyanlık, birbirleriyle ve onlara inanan insanlar arasındaki karşılıklı etkileşimi ve benzerlikleri ortaya koymaktadır.
1489’da Granada’da doğan ve 1488’den 1527’ye kadar her geçen yılı oğluna aktarılan kitap, yaşadıklarını ve ailesinden duyduklarını tarihi gelişmelerle birlikte, gezgin Afrikalı Leo’nun hayatında önemli bir kitaptır ( Hassan al-Wazzan). Değişikliklerin meydana geldiği dört şehrin isimleriyle dört bölümden oluşur: Granada, Fas, Kahire ve Roma.
Afrikalı Leo Özeti
Granada
Hasan, 1489 yılında Granada’da doğdu, Endülüs Emevilerinin bu kadim babası Muhammed, annesi Selma ile evlidir. Ancak babasının Verda adında başka bir Hıristiyan eşi de vardır. Babası bu iki kadından bir erkek çocuk beklerken, Hasan, annesi Selma’dan doğan ailenin ilk çocuğudur. O günlerde, Granada sürekli Kastilya tarafından saldırıya uğrar. Granada’daki Müslümanlar savaşı kaybeder. Kastilya halkı ya herkesin Hristiyan olacağını ya da Müslüman kalmak isteyenlerin buradan göç edeceğini belirtir.
Bu nedenle Hristiyan olmayı kabul etmek istemeyen Hasan’ın babası ve Müslüman annesi Fas’a göç etmek durumunda kalıyor.
Fas
Hasan ve ailesi, geride kalan mal ve mülkleri ile Fas’a gelir. Hasan geldikleri yerde Fas’ı sevmeye başlamıştır. Fas’taki Arap Merini Devleti onlara iyi davranır ve onlara bir yer verir. Hasan’ın babası Muhammet, Hasan’ın büyümesini ve hafız olmasını ister. Fas bölümünde Hasan en yakın arkadaşı gelincik ile mutlu günler geçirir. Hasan büyür ve tüccar olur. Fas Sultanı’na önemli hizmetler yapmış ve ilk aşkıyla evlenmiştir.
Endülüs’te kalan Musevi ve Müslümanların zorla vaftiz edilmesi, orada kalanların görünüşte Hıristiyan olduklarını iddia ederek öldürülmeleri, Endülüslülerin bu olaylardan dolayı Fas’ta yaşadıkları üzüntü, Kastiyalıların yakında Fas’a geleceği korkusudur. Daha sonraları Hasan, Zervali adlı zalim kişi ile Gelincik ve Meryem arasındaki olaylar nedeniyle Fas’tan ayrılır.
Kahire
Hasan Kahire’ye geldiğinde bir veba salgını yaşanır. Hastalıktan kurtulanlar şehirden göç eder. Hasan tesadüfen karşılaştığı bir Cairoli’nin evine yerleşir ve veba tehlikesi geçinceye kadar Kahire’den ayrılan ev sahibinin evine yaşar.
Yavuz Selim’in yeğeni Alaettin’in vebadan ölmesi üzerine dul eşi Çerkes güzeli Nur ile yakınlaşır. Alaettin’in oğlu Bayezit’in de Osmanlı varisi maceralı anlar yaşar, Ancak vatanı Osmanlı’dan geri almak için mücadele eden Tumanbay ve diğer Mısırlıların mücadelesinden sonra Hasan, Roma’ya kaçırılır.
Roma
Roma’ya götürülen Hasan, Papa’ya hediye olarak sunulur. Hasan, Vatikan’da öğretmen olur ve herkes ona Afrikalı Leo demeye başlar. Hasan orada vaftiz edilir ve hatta Papa onu evlat edinir. Vaftiz edildiğinde adı Giovanni Leonne de la Medicci olur. Ancak Fas’tan Mağrip’ten geldiği için daha çok Afrikalı Leo olarak anılır.
Bu bölümde Papalığın deneyimleri, Fransa, Macaristan Kralı ve Sultan Süleyman arasındaki ilişkiler, savaşlar ve anekdotlar, Leo’nun Maddelena’ya olan aşkı, tercüman olarak anıları ve Martin Luther King’in Papalığa karşı isyanı gibi önemli detaylara yer verilir.
Kısa Bilgiler
- Kitapta bahsedildiği üzere, o zamanların önemli rahipleri olan Leo X, Adrian VI ve Papa Clement VII, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman, son Mağribi kralı Boabdil, İspanyol kralı Ferdinant ve Fransız kralı I. Francis yanı sıra dönemin diğer önemli rahiplerini ve ayrıca insanların anekdotlarını da içeriyordu.
- Romanlarında insanları din ve mezhep ile tasnif etmenin saçmalığını savunan yazarın böyle bir konuyu seçmiş olması düşünceleriyle de ilgilidir.
- 1987 yılında yapılan bu film, “La Vieille Dame et l’Africain” (“Yaşlı Kadın ve Afrika”) adı altında gösterime girdi ve bu çok popüler filmin senaryosu Amin Maalouf ve Jack adlı kitabın yazarı tarafından hazırlanmıştır.
- Yayımlandığı yıl Fransız – Arap Dostluk Ödülü’nü kazanan roman anı, günlük şeklinde yazılmıştır. Leon, günümüzde bir “klasik” olarak kabul edilmektedir.
Afrikalı Leo – Kitap Açıklaması
‘Afrikalı Leo’, gerçek bir yaşam öyküsünden çıkarılmış düşsel bir yaşamöyküsü: “Bir berberin sünnet ettiği, bir Papanın vaftiz ettiği” Hasan ibn Muhammed el-Vezzan ez-Zeyyati alias/namı diğer Giovanni Leone de Medici’nin, Leo Africanus yani Afrikalı Leo’nun özyaşamöyküsü -yazmış olsaydı yazacağı gibi…Amin Maalouf, bu ilk romanında -daha sonra Semerkant (YKY, 1993) ve Tanios Kayas’ı (YKY, 1995) romanlarında da yapacağı gibi- tarihle/tarihten olağanüstü bir halı dokuyor. Bir uçan halı…
“İnsanın ayakları üstünde doğrulabilmesi için önce yere düştüğünü kabul etmesi gerek…”
Sözü ile aklımdan çıkmayan bir kitaptı. Özeti başarılı buldum. 👍🏻