Annem Sağolsun

Annem Sağolsun – İsmail Küçükkaya

Tür:Günlük-Anı
Yazar:İsmail Küçükkaya
Yayınlanma Tarihi:2025
Yayınevi:Kırmızı Kedi
ISBN:9786254184031
Konusu

Kitapta İsmail Küçükkaya, annesi Halise Küçükkaya’ nın ani vefatı sonrasında yaşadığı üzüntü ve yas sürecini, bununla beraber ona olan sevgisini, onunla ilgili anılarını ve onun yaşam felsefesini anlatıyor.

Annem Sağolsun Özeti

Kitap “Bu kitap annemin isteğiydi. Bu satırları yazarken ona karşı bir görevimi yerine getirmenin huzurunu yaşıyorum. Aynı zamanda yas tutan  güzel insanların acısını paylaşmak istiyorum. Acıda ortak olmayı başarabildiğimiz sürece insan kalacağız. Birbirimizin acısını alacağız. Bu kitapta annemin isteği yerine gelirken elde edilecek gelirin tümü Simav’da Halise-Yunus Küçükkaya adına yaptırılacak kreş için kullanılacak.” sözleriyle başlıyor. 

Halise Küçükkaya, bir gün arkadaşlarının doğum gününde çok yaşanmışlıkarı olduğu için “Benim hayatım da roman olur.” sözünü  eder. Vefatından sonra o arkadaşı İsmail Küçükkaya’ya annesinin romanını yazması gerektiğini söyler ve süreç bu şekilde başlar.

Halise Küçükkaya hayattayken hayatının ilk bölümünün sıkıntılarla, ikinci bölümünün ise mutlulukla geçtiğinden bahsetmiştir. Annesi 75 yaşında vefat eden İsmail Küçükkaya, kitap boyunca annesinin ne kadar yaşamı ve hayatı seven biri olduğundan bahseder. Onun  hayat felsefesi; yaşamın hakkını vermek ve coşkuyla yaşamak üzerinedir. İsmail Küçükkaya annesinin hayat coşkusunu “Hayatı güzel yaşamayı önemsiyordu. Her şeyin güzelini severdi. Bir kolyenin, bir şalın, yemeğin, manzaranın, hatta insanın. Onun için hep özenli hep bakımlı olunmalıydı. Saç-sakal karışık, kıyafetin ise özensiz olmasına kızardı.” diyerek anlatıyor.

Ve bir gün, 30 Haziran 2024 Pazar sabahı annesi hayata gözlerini yumar. O sabahın gecesinde İsmail K. sürekli olarak kabus görür. Sabah uyanıp kahvaltıya indiğinde bir ambulans görür ve birinin fenalaştığını düşünür. Ardından deniz kenarına gider ve yine annesini göremez. Ardından telefonu çalar ve otelden gelen bir telefon “Anneniz…” der. O an asıl kabus süreç başlar. Annesi sabah denize girdiğinde aniden kalp krizi geçirir ve sahilde cankurtaranlar onun cansız bedenini bulurlar. İsmail Küçükkaya bu anı “Tüm hayatımın en büyük kabusudur. Hayatımın en büyük acısıdır, en büyük travmasıdır. O anlardaki yaşadıklarımı, hissettiklerimi hiçbir şekilde kelimelere dökemem, ifade edemem…” diyerek anlatıyor.

İsmail Küçükkaya bu ağır yas sürecini atlatmak için içi çok yanarak da olsa acısıyla yüzleşme yoluna gider. Bu süreçte onu tanıyan herkesle annesini konuşur, bir süre çocukluğunun geçtiği mahallede kalır. Annesi ile ilgili bilmediği hiçbir detay kalmaması ve annesinin diğer insanların üzerinde bıraktığı etkiyi de anlamak ister. Bu aralıkta zaten aile bağları kuvvetli olan kardeşleriyle bu acı etrafında daha da yakınlaşırlar.

İsmail Küçükkaya, çok fakir bir çocukluk geçirdiğinden ve ilkokuldan sonra devam edemeyerek çırak olarak çalıştığından da bahsediyor. Evlerinde su bile yokken, çok para biriktirirken hep annesine “Ev alacağız.” der. Çocukken kafasında hep bir “annemi kurtaracağım” düşüncesi vardır. Bu sıkıntılar ona erken yaşta mücadele etmeyi zor bir yoldan da olsa öğretir ve bu iradeyle hayatı boyunca hep çok motive bir şekilde çalışır.

Ve O dönem için çok uzak olan bu hayali ve daha fazlasını annesi hayattayken gerçekleştirir ve bunu “Bugün geriye dönüp baktığımda içimde en ufak bir huzursuzluk, pişmanlık ya da eksiklik hissetmiyorum. Çünkü onun için elimden her şeyi yaptım. Annemi, kelimenin tam anlamıyla kurtardım ve onun son günlerinde mutlu olduğunu bilmek bana inanılmaz huzur veriyor.”olarak ifade ediyor.

Kitabı sonlandırırken bu yas sürecini hem de bu süreci yaşayanların yalnız hissetmemesi adına kaleme aldığını söyler ve kitabı şu cümlelerle sonlandırır: “Yasın ilacı acıyı anlamak, kabullenmek ve paylaşmaktır…Ben bu kitapla yaşadığım yası anlattım. Acımı paylaştım. Sizler yıllardır her sabah beni evlerinize kabul ediyorsunuz, ben de yüreğimi size açtım.”

Annem Sağolsun – Kitap Açıklaması

Dünyanın tüm kahrı ve tüm sevinci sanki annelerimizde buluşmuştur. Evlatları da onların yazgısına doğarlar. Bazen aştığımız, bazen kabullendiğimiz, bazen değiştirdiğimiz yazgı ortaklığıdır bizimkisi. Ve ilk yaradılış bilgimiz, annemizin kim olduğu bilgisi gün olur bizim kim olacağımızı belirler.

Simavlı Halise Küçükkaya’nın bir mavi ışık gibi ansızın gözden kaybolup gidişinin ardından neredeyse bir yıl geçti.

Anne kaybı, dünyanın ışığının kısıldığı, yoklukla sınandığımız, zeminsiz kaldığımız zamanlardır.

İsmail Küçükkaya’nın ekranlardan yıllardır içten selamladığı ve ses verdiği “anne” çağrısının ardında da Simavlı Halise Hanım vardı. Çoğu dört duvar arasında yalnızlığın yoldaşı, yaşam emekçisi annelerimizi her sabah ekrandan bizlere hatırlatan ve öne çıkaran çağrının ilham kaynağı Halise Hanım’dı. Çünkü o, erken yaşlarda başlayan çetin hayat mücadelesinden, ömrünün her anını çocuksu merak ve coşkuyla kutsayan, yaşam gücü devşirmiş bir kadındı.

İşte dünyanın tüm kahrı ve tüm sevinçlerinin harmanı olan bu kitap, Simavlı Halise Küçükkaya’ya, annelerimize, İsmail Küçükkaya’nın bitmeyen minnet ve şükranının ifadesi ve hikâyesidir.

Nihal Kemaloğlu


(Tanıtım Bülteninden)

Bizi Takip Edin! @kitapdiyaricomtr

Sinem Ezgi Akbulut
Sinem Ezgi Akbulut
Okur - Yazar - Çizer

Bilgilendirme
“Sitemiz, kitaplara dair bilgiler sunarak hafızanızı yenilemenize ve yeni okuma deneyimlerine adım atmanıza yardımcı olmayı amaçlamaktadır.”

BENZER KONULAR

YORUMLAR

Abone
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle

Sosyal Medya

771BeğenenlerBeğen
4,799TakipçilerTakip Et
21TakipçilerTakip Et
28TakipçilerTakip Et
248AboneAbone Ol

Günün Kitabı

Editör Seçimleri

Popüler Konular

Son Konular