Dünün Dünyası – Stefan Zweig
| Tür: | Yaşam Öyküsü |
| Yazar: | Stefan Zweig |
| Yayınlanma Tarihi: | 1941 |
| Yayınevi: | Can Yayınları |
Karakterler
Dünün Dünyası’nı Yazar kitabı doğrudan kendi hayatında yaşadıklarını ele alarak yazmıştır. Bu sebepten hikayenin ana karakteri yazarın kendisidir.
Konusu
Dünün Dünyası 1895 yılında yazarın doğumundan sonra 1939 yılı Nazi işgalinin başladığı yıllara kadar geçen süreyi konu edinmektedir. Yazarın bu süre zarfında yaşadıkları ve hayatında yaşanan farklı değişlimler ele alınmaktadır. Viyana’daki eğitimi ve gençlik yılları, 1. Dünya Savaşı yıları, Hitler’in ve Faşizmin yükselmesi, Avusturya’nın çökmesi, Avrupa’da bulunan burjuva hayatı, o dönemin aydınları ile kurduğu ilişkiler, siyasi, ekonomik ve toplumsal olaylar doğrudan yazarın gözünden anlatılmaktadır.
Dünün Dünyası Özeti
Birinci Dünya Savaşı döneminde ele alınan Dünün Dünyası kitabında insanlar para ve bütçe planlaması yapabildikleri bir düzen içerisinde yaşamlarına devam etmektedir. Herkes ihtiyaç duyumunda kullanılmak üzere bir miktar parayı kenara ayırabilecek seviyededir. Savaş ve isyanlar unutulmuştur. Sanayi devrimi giderek olgunlaşmaktadır. Bu sayede insanlar hem maddi hem de manevi bir refah içerisinde yaşamaktadır. Ancak tehlikeler giderek artmaktadır. Özellikle gençler gelen her günün daha kötü olacağını düşünmektedir. Yazarın eğitim hayatını sürdüğü Viyana ise kültürel geçmişi, tarihi dokusu ile son derece eğlenceli ve samimi bir yerdir. Halkın içerisinde sanat ve tiyatro son derece yaygındır. Şairlere, ilim insanlarına ve yazarlarına düşkün bir toplum söz konusudur.
Yazar daha sonraları okul yıllarını ele almaktadır. Bu yılları öğrenmek içim öğrenmek olarak adlandırmakta ve sıkıcı olarak nitelendirmektedir. Viyana’da bulunan kültürel hayata dahil olma sürecini detayları ile birlikte dile getirmektedir. Bu süreç içerisinde edebi hayatındaki olgunlaşma da yer almaktadır. Üniversiteye başladığı günlerde ise fakülteye karşı son derece ilgisiz kalmıştır. Fakültedeki Germen kültürü baskısında devem eden eğitim sürecini eleştirmektedir.
Fransa’da Yüzbaşı Dreyfus’un suçsuz olmasına rağmen rütbesinin sökülmesine şahit olmuş olan Herzl son derece önemli bir insandır. Ayrıca “Yahudi Devleti” broşürünü de yayınlayan kişin tam olarak kendisindir. Bu durum Viyana’da bulunan Yahudiler tarafından şiddetle desteklenmiştir. Ancak Viyanalı Yahudiler şiddete karşı çıkmışlardır. Daha sonraları yazar bulunduğu üniversiteden Berlin Üniversitesi’ne geçiş yapmıştır. Berlin’de bulunduğu süre boyunca ileride romanlarında ve öykülerinde örnek karakterler olarak ele alacağı insanlar ile tanışmaktadır. Aynı zamanda kitaplarında anlatacağı değişik ortamlara da bu şekilde girmektedir. Ancak kendisini tüm bunlara rağmen edebi anlamda yeterli görmemektedir. Bu yetersizlik düşüncesi ile diğer ülkeleri de gezmeye karar verir. Farklı ülkelerde bulunan sanatçılar ile tanışmaya çalışır. Bu sayede pek çok farklı ülkeden pek çok farklı yazar ve sanatçı ile tanışmayı, dostluk kurmayı başarmıştır.
Aynı zamanda gezdiği ülkelerden bol bol eşya ve kitapta toplamıştır. Ardından yine Viyana’ya döner ve burada bir ev tutar. Burada İnsel yayınevi ile karşılaşır. Böylece sahne almasını istenilen çeşitli tiyatro oyunlarını kaleme almaya başlar.
İlerleyen bölümlerde savaşın ilk saatlerini ele almaktadır. Politik çatışmaların sürüklediği 1. Dünya Savaşı başlamıştır. Ülkeler yavaş bir şekilde savaşa sürüklenmiştir. Bu bölümde yazar hem birinci hem de ikinci dünya savaşlarını çeşitli yönleri ile karşılaştırmaktadır. Her iki dünya savaşının da belirli travmalarını yaşamıştır. İlk savaşta yaşadığı şoklara alışmış ve onları kabullenmeye başlamıştır. Ancak ikinci dünya savaşında yaşadıkları onda ciddi korkular yaratmıştır. Nereye giderse gitsin kurtulamayacağı korkular yaşamaktadır. Bu durumda yaşadığı ruh halini de olabilecek en açıklayıcı hali ile ele almakta ve anlatmaktadır.
Kısa Bilgiler
- İlk olarak 1941 yılında yayınlanmıştır. Yazarın gözünden, yaşadığı dönemlerde ortaya çıkan kargaşalar ve korkular ele alınmaktadır.
- Hayatı boyunca birçok farklı olaya tanıklık etmiş olan yazar, hayatının belirli bir bölümünü bu kitaba sığdırmıştır.
Dünün Dünyası – Kitap Açıklaması
Stefan Zweig, Bir Avrupalının Anıları olarak kaleme aldığı Dünün Dünyası adlı bu kitabının önsözünde, Yazacaklarım, benim yaşadıklarım olmaktan çok, bütün bir kuşağın yaşadıklarıdır, diyor.19. yüzyıl Avrupasının görece güvenli, tekdüze ortamında yetişen kuşaklar, 20. yüzyılın hemen başlarında öyle olaylarla yüz yüze geldiler ki, başka zamanlarda belki dokuz-on kuşağın yaşayacağı olaylar ve kökten değişmeler bu kuşağın insanlarının yüreklerinde, benliklerinde onulmaz yaralar açtı. Dün ve bugün arasında bütün köprülerin yıkıldığı, bütün değerlerin altüst olduğu yıllarda, peş peşe iki dünya savaşına, Almanya’da Nasyonal Sosyalizmin doğup büyümesine, evinden ve ülkesinden kopmanın, ülkeden ülkeye göç etmenin, anayurdu saydığı Avrupa’nın mahvolmasını görmenin acılarına dayanamayarak 1942’de hayatına son veren bu duyarlı yazarın anıları, kişisel bir anlatım olmanın ötesinde yüzyılımızın ilk yarısının ruh dünyasının da bir elkitabı sayılmaktadır. 60 yıllık ömründe görmediği, tanık olmadığı, acısını çekmediği hiçbir felaket kalmadığını söyleyen Stefan Zweig, Anlattıklarımızla bir gerçek kırıntısını bile bizden sonraki kuşağa ulaştırabilirsek yine de boşuna yaşamış sayılmayız, diyor.
