Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı Etkiliyor – Celal Şengör
Tür: | Söyleşi |
Yazar: | Celal Şengör |
Yayınlanma Tarihi: | 2023 |
Yayınevi: | Masa Kitap |
Konusu
Kitap boyunca bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör’ün hayatı, ilham kaynakları, vizyonu ve düşünceleri Damla Karakuş ile yaptığı söyleşi aracılığıyla okuyucuya aktarılmaktadır. Elitist söylemleri ve cahilliğe olan bakış açısı ile insanları ötekileştirdiği iddia edilen Celal Şengör bu açıklamalarının sebebini samimi açıklamalarla dile getirmiştir
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı Etkiliyor Özeti
Celal Şengör, çok varlıklı bir ailede dünyaya gelmesine rağmen çocukluğundan bu yana sürekli olarak çalışma ve araştırma içerisinde olmuştur. Çok küçük yaşlardan itibaren jeolojiye ilgi duymuş ve kendi yaşından çok ileri seviyelerde kitaplar okuyarak bu bilgisini kendi çabalarıyla ilerletmiştir. Celal Şengör, henüz okula başlamadan önce bir gün annesi ona dinozor kitabı alır ve kitaptaki hayvanlar onun çok ilgisini çeker. Çünkü dinozorlar çevremizde artık görmediğimiz hayvanlar olduğu için bu durum onun daha çok ilgisini çeker ve ailesinden de kendisine yeterli gelecek bilgiyi alamaz. Bu şekilde soru sormaya ve araştırmaya başlar. Okul çağlarına geldiğinde öğretmenleri onun bu ilgisini fark ederek onun bu merakında daha iyi seviyeye gelmelerine yardımcı olmuşlardır. Hatta ortaokulda en büyük şansının Nuriye Güneyi isimli hocası olduğu dile getirir. Hocası ona: “Bak sen zengin çocuğusun; seni işletmeci, iktisatçı, bilmem ne yapmaya kalkarlar, sakın ha! Sende bu iş için yetenek var, mutlaka jeolog ol.” der. Ardından sınavları kazanır ve Robert Kolej’e gider. Bu okulda da o kadar çalışkandır ki zaman zaman onun hazırladığı notlarla ders işlenir.
Celal Şengör’e göre insanın merakını en geç lisede bulması gerekir. Herkesin tutkuyla yapacağı bir merakı mutlaka vardır. Kendi başarısının sırrını çok çalışmak olarak tanımlar ancak ona göre insanın yeteneğini kullanması için de bir sebebi olması gereklidir. Bunu sağlayan duygu ise ilhamdır. Dolayısıyla onun için başarısının sırrı ilham, çok çalışmak ve bir amaç edinmektir. Ancak ilhamın beklenmesi gereken bir şey olmadığını ve en çok da hazır olan akıllara geleceğini söyler. Ona göre, insan elindeki imkanlarla yeni planlar yapmalı ancak bu planların her zaman tutmayabileceğinin de farkında olmalıdır. Bu sebeple de planın tutmadığı yerlerde yeni planlar kurmaya hazır olmalıdır. Bunu yapan insanlar, bu şekilde geleceğini kurtarabilirler.
Celal Şengör jeoloji okumaya karar verdiğinde ailesi de ona çok destek olur. Çevresindeki insanlar onun bu kadar başarılı olduğunu görünce daha farklı üniversite ve meslek önerilerinde bulunurlar ancak o jeoloji okumak ve profesör olmak ister. En büyük desteği babasından alır ve babasının jeolojiye dair hiçbir bilgisinin olmamasına rağmen oğlunun her ne yaparsa yapsın çok başarılı olabileceğine inanır. Ancak Celal Şengör’ün jeoloji haricinde bir tutkusu daha vardır: Hava Kuvvetleri. Beş yaşından itibaren Hava Kuvvetleri’ne gidip gelmeye başlar. Dedesi Çanakkale Savaşı’nın havacılarından biriymiş ve sonrasında da hiç ilgisini kesmeden oradaki insanlarla arkadaşlığını sürdürmüş. O dönemlerde daha beş yaşındayken üsteğmen üniformasıyla ilk uçuşunu yapar ve sonrasında içinde çok büyük bir tayyare aşkı başlar. O güne dair “Bugün dahi tayyare sesi duyunca heyecanlanırım, tayyarenin yağ ve benzin kokusunu özlüyorum.” der ve hatta meslektaşlarıyla bile Hava Kuvvetleri ekibiyle olan yakınlığını kuramadığını belirtir.
Kitap boyunca insanların ufukları ve bilgi dağarcığını genişletebilecek bir çok yazar, felsefeci ve kitap önerisinde bulunan Celal Şengör, günlük rutinlerinden, okumalarından ve çalışma stilinden de çokça bahseder. Çalışmayı bir iş gibi değil onu mutlu eden bir aktivite olarak görür. Geriye dönüp baktığında aklın kılavuzluğunda mutlu bir yaşamı olduğunu ve yaşamın tadını çıkarmanın mutlu olmaktan geçtiğini belirtir. Celal Şengör, yaşadığı hayata olan memnuniyetini şu sözlerle dile getirmiştir: “Benim bugün olsa başka türlü yapardım dediğim hiçbir şey yok. Nietzche’nin üstün insan tanımı vardır: “Dünyaya gelse tekrar aynı şeyi yapacak olan insana üstün insan denir. Ben bugün dünyaya gelsem yine yaptıklarımı yaparım. Küçük bir farkla…”
Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı Etkiliyor – Kitap Açıklaması
Senin bilgeliğin bizim yaşamımızı etkiliyor.
Fikirlerini samimi olarak açıklamaktan kaçınmayan, genel geçer hiçbir şeyi umursamadan kendi doğrularını arayan ve söyleyen gerçek bir fikir insanı arıyorsanız, Türkiye’deki ender örneklerinden biri Celâl Şengör’dür.
Bilimsel eleştiriye açıklığıyla, her ne kadar ilk bakışta bana Heidegger’i anımsatan politik duruşuyla bir “demokrat” gibi görünmese de aslında o bir bilgi demokratıdır ve eleştirel düşüncenin önemini tüm Türkiye’ye en iyi anlatan ve öğreten kişidir.
Bugün elinize aldığınız bu kitap, Türkiye’nin yetiştirdiği çok yönlü ve nadide bir âlimle, bizim Karl Popper’imizle yapılmış enfes bir nehir söyleşidir. Okuyacağınız sohbet, bir bilim ve bilgi insanının çocukluktan itibaren nasıl adım adım geliştiğini ve nasıl evrildiğini anlatan bir özet, bir yolculuk öyküsüdür.
Şen ve neşeli görünüşünün arkasında büyük bir ciddiyet saklayan, kendisine yapılan her türlü eleştiriyi kucaklarken bilime yapılan saygısızlığa büyük öfke duyan bir bilim insanı olarak tanıdığım Celâl Şengör’ün dediği gibi, başkalarının cehaleti nasıl bizim yaşamımızı etkiliyorsa Celâl’in bilgeliği de bizim yaşamımızı olumlu yönde etkilemiştir ve etkileyemeye devam edecektir.
Bu kitap da muhtemelen bu etkinin halkalarından biri olacaktır.
Fatih Altaylı
(Tanıtım Bülteninden)