Olağanüstü Bir Gece – Stefan Zweig
Tür: | Roman |
Yazar: | Stefan Zweig |
Yayınlanma Tarihi: | 1922 |
Yayınevi: | İş Bankası Kültür Yayınları |
Karakterler
Baron Fredrich M.: Son derece seçkin ve zengin bir burjuvadır.
Konusu
Olağanüstü bir gece, seçin bir burjuva olarak rahat ve derdi olmayan bir hayat sürerken, giderek daha da duyarsızlaşan bir adamın hayatındaki dönüştürücü tecrübeyi konu edinmektedir. Sıradan bir pazar gününde her zaman olduğu gibi at yarışları ile gününü geçirirken, beklide hayatında ilk defa burjuva ahlakından sapar ve bir suç işler.
Olağanüstü Bir Gece Özeti
Baron Fredrich M. son derece seçil bir ve bir o kadar da zengin bir burjuvadır. 7 haziran 1913 yılında henüz otuz altı yaşındayken ölen ailesinden ona yüklü bir miras kalmıştır. Bu durumun üzerine subaylıktan ayrılır. Ayrılmasından sonraki, olağan üstü geceye kadar geçen sırada hayatını kitaplarla, kadınlarla ve antikalarla geçirmektedir. Fakat zengin ve dolu yaşam onu giderek bir durgunluğa sürüklemektedir. Tüm heveslerinden uzaklaşmaktadır. Aniden hissizleşir ve hayattan kopmaya başlar.
Ne için dışarı çıktığını dahi bilmeden evden çıkar. Bir faytona atlar ve at yarışlarına gelir. Bu pazar güne dek at yarışını izlerken hiçbir suç işlememişti. Yarış başladığı zaman etrafındaki tüm soylular bambaşka insanlar halini almıştı. Bir ara sessizlik oldu ve baronun gözü bir hanıma takıldı. Bu kadın gözleriyle barona cilve yapmaktaydı. Yaşanan gizli oyun baronun giderek heyecanlanmasına sebebiyet vermekteydi. Ancak bir süre sonra kadının yanına kel bir adam yaklaştı ve adam elini kadının omzuna attı. Belli ki kadının kocası bu kel adamdı. Yarış tekrar başladığında kadının şişman kocası elindeki kuponları yere düşürüştü. Kuponlardan bir tanesi de doğrudan baronun ayağına gelmişti. Kupon öne geldiğinde baron bu kuponu aldı ve üzerindeki atın yarışı kazandığını gördü. Yarış bittikten sonra tüm ikramiye yerden kuponu almış olan barona çıkmıştı.,
Baron hayatında ilk kez bir suç işlemişti. İlk kez bir suç işleminin yarattığı duygu ile tekrar bir bilet aldı ve ikinci ikramiye de yine bu bilete çıktı. Şimdi çok daha fazla parası vardı ancak hiçbir şekilde memnun olmamıştı. Neşesinin kaçmasının ana sebebi yaptığı şeyi soylu birine hiçbir şekilde yakıştıramamış olmasıydı. Üzerine anlam veremediği bir durgunluk çökmüştü. Ancak baron bunun nedenini anlamak istiyordu.
Panayır yavaş yavaş dağılırken baronun yanına bir hayat kadını geldi ve onun peşlinden gitti. Ancak baron biraz uzaklaşırken kendisini izleyen iki kişinin farkına vardı. Hem kadına hem de arkasından gelen adamlara son derece yüklü miktarda paralar verdi. Baron onların yüzünde oluşan mutluluğu görünce büyük bir haz duymuştu.
O akşam panayırda bulunan neredeyse her şeyi almaya karar vermişti. Baloncunun tüm balonlarını, kek satan kadının ise tüm keklerini aldı. Bu böyle bir süre devam etti. O akşam boyunca duyduğu hazlar baronun kendisine gelmesini sağlamıştı. Artık yaşadığı yalnızlıktan kurtulmuştu. Sokakta gördüğü hemen her insan ile muhabbet edip şakalaşmaktaydı. Aynı zamanda daha öne hiç yapmadığı gibi herkese yardım eli uzatmaktaydı. Daha önce hiç olmadığı biri olmuştu ve burum onun haz almasını yaptıklarına daha fazla bağlanmasını sağlıyordu.
Kısa Bilgiler
- Olağanüstü Bir Gece Eser ilk kez 1922 yılında yayınlanmış, ancak hikayesi 1914 yılında geçmektedir.
- Kitabın hikayesi, Rava-Ruska’da bir hafif süvari alayı ile birlikte katıldığı çarpışmada ölen Baron Fredrich M. Von R.’nin masasında kalan notlar dayandırılmaktadır.
- Notlar yazara aile tarafından teslim edilmiştir ve yazarın bu hikayeyi yazması istenmiştir. Bunun üzerine yazar elindeki notları esas alarak bu hikâyeyi yazmış ve yayınlamıştır.
Olağanüstü Bir Gece – Kitap Açıklaması
Olağanüstü Bir Gece, seçkin bir burjuva olarak rahat ve tasasız varoluşunu sürdürürken giderek duyarsızlaşan bir adamın hayatındaki dönüştürücü deneyimin hikâyesidir. Sıradan bir Pazar gününü at yarışlarında geçirirken, belki de ilk kez burjuva ahlakından saparak “suç” işler. Böylece yeniden “hissetmeye” başladığını, kötücül ve ateşli hazları olan gerçek bir insan olduğunu fark eder. İçindeki haz dolu esrime, aynı günün akşamında onu gece âleminin son atıklarının arasına, “hayatın en dibindeki lağımlara” sürükleyecek, varış noktası ise ruhani bir uyanış olacaktır.
(Tanıtım Bülteninden)