Tespih Ağacının Gölgesinde – Herper Lee
Tür: | Roman |
Yazar: | Harper Lee |
Yayınlanma Tarihi: | 2015 |
Yayınevi: | Epsilon Yayınevi |
Karakterler
Scout Finch: Kitabın ana karakteridir. 26 yaşında ve Eşitlik, doğruluk, özgürlük ve adalet kavramları ile mücadele eder.
Atticus Finch: Scout Finch‘in babasıdır. Tüm ilkelerini edindiği kişi ve değişimi ile Scout’u hayal kırıklığına uğratandır.
Henry Clinton: Çocukluk arkadaşı, ağabeyinin yoldaşıydı. Ayrıca Scout Finch çocukluk aşkıdır.
Konusu
Scout Finch, 20 yıl sonra New York’tan çocukluğunun geçtiği kasabaya, babası Atticus Finch’in yanına eve dönüyor. Çocukluğunda eşitlik, doğruluk ve adalet kavramlarıyla kişiliğinin yapı taşlarını oluşturan babası Atticus’un değişimi onu hayal kırıklığı uğratığı gibi, artık 26 yaşında genç bir kadın olan Scout’u derinden etkiliyor.
Tespih Ağacının Gölgesinde Özeti
Tespih ağacının gölgesinde Harper Lee’nin Bülbülü Öldürmek çıktıktan tam 55 yıl sonra çıkan 1960’lara damgasını vuran romanıdır. Bülbülü Öldürmek’i 9 yaşındaki Scout’un gözünden olayları görüştük. Scout’un, Jem ve Dill ile olan maceraları bizi heyecanlandırmış hatta yüzümüzü gülümsetmişti. Bu kitapta ise o bizim 9 yaşındaki Scout büyüyüp yirmili yaşlarda genç bir kadın olduğu ve New York’ta yaşayıp kendi ayakları üzerinde durduğunu anlatıyor.
Jem Finch, tıpkı annesi Jean Graham Finch gibi, kalp yetmezliğinden ölmüştü Scout Maycomb’a babasının yanına dönmeye karar vermiş ve bir tren yolcuğu ile yola çıkar. Roman tamda bur da başlar. Louise Maycomb’a gelmesiyle çoğu şeyi değiştiğini fark etmesi onu hayal kırıklığına uğratıyor fakat değişmeyenlerden birisi de halası Alexandra. Onun sınıf ayrımı konusunda fikri sürdürmekte olup ayrıca Scout’un yaşama biçimine müdahaleleri karşısında Scout’un özgür yapısı onların sık sık tartışmalarına ve karşı karşıya getiriyor.
O günden bu güne siyahiler, toplum üzerinde biraz daha yer edinse de sınıflar arası ayrım daha da artmıştır. Scout’un adalet, eşitlik, özgürlük ve ırkçılık kavramları üzerindeki düşünceleri değişmemiş ve bu konuda örnek aldığı babası Atticus’un değişimi onu hayal kırıklığına uğratmıştır. Bu iki düşünce farklılığı kitabın son kısımlarında Atticus ve Scout arasında geçen tartışma bizi inanılmaz derece de büyülüyor ve hayranlığımızı daha da arttırıyor.
Kitap, Bülbülü Öldürmek’in gölgesinde kalmış olup okurlarında o içine çeken etkiyi pek bırakmadığı görülüyor bunun nedeni de bu kitapta , Bülbülü Öldürmek de kullandığı birinci kişi anlatımı tercih etmemiş olması olabilir. Bu bakış açısı ile Scout bizi dünyasına çekiyor ve olayların yanı başımızda hissini veriyordu. Yine de ara ara eski çocukluk anılarına dönülmesi bizleri yine de mutlu ediyor.
Küçüklüğünde babasının adaletine ve doğruluğuna olan sarsılmaz güveni, hayal kırıklığı yaşatacak bir değişimle artık genç bir kadın olan Finch’imizi derinden etkiliyor. Olayların bu ve bundan sonrası kitabı okunaklı kılıyor. Birinci kitabın bıraktığı etkinin devamını beklemeden okursanız hoşunuza gidecektir.
Tespih Ağacının Gölgesinde – Kitap Açıklaması
Bu ülkede beni korkutan tek şey şu: Devlet bir gün öyle bir canavarlaşacak ki, en küçük bireyler ayaklar altında ezilecek ve artık yaşamanın hiçbir değeri kalmayacak. Şu yorgun dünyamızda Amerika’nın hâlâ tek ve benzersiz yanı, burada bir insanın beyninin götürebildiği yere kadar, istiyorsa da cehennemin dibine gidebilmesi; ancak bu da fazla sürmeyecek.”
Harper Lee, 1960’lara damgasını vuran Pulitzer ödüllü başyapıtı Bülbülü Öldürmek ile okurlarına Amerika’nın güneyinde yaşanan ırkçılıktan bir kesit sundu. Neredeyse yarım asır sonra karşımıza çıkan Tespih Ağacının Gölgesinde ile de işin aslını; adaletle adalet, doğruyla doğru arasında fark olduğu gerçeğini tokat gibi yüzümüze çarptı.
Bülbülü Öldürmek’te hikâyeyi gözünden izlediğimiz çocuk kahraman Scout, yani Jean Louise Finch, artık genç bir kadın. Yıllar sonra ihtiyar babası Atticus’u ziyaret etmek için New York’tan evine dönen Jean Louise, hiç beklemediği bir sürprizle karşılaşıyor: Çocukluğundan beri inandığı ve güvendiği ne varsa, Atticus’un ihanetiyle yerle bir oluyor.
Harper Lee, mizah ve tutku dolu karakteri Scout’ın refakatinde, hiç kaybolmayan, aksine, güçlendikçe güçlenen ırkçılığın, insanın riyakâr doğasının ve gerçeğin hayal kırıklığı yüklü yapısının bir portresini çıkarıyor.
(Tanıtım Bülteninden)