Hayal Meyal – Tarık Tufan
Tür: | Roman |
Yazar: | Tarık Tufan |
Yayınlanma Tarihi: | 2020 |
Yayınevi: | Doğan Kitapçılık |
ISBN: | 9786050973846 |
Karakterler
İsimsiz Kahraman: 34 yaşında, erkek, kanser olduğu inancıyla yaşar. Hayatına ve geçmişine karşı derin bir pişmanlık taşır.
İlknur: Mahalleden eski bir tanıdık. Çocuklukta yaşadığı cinsel istismar travmasının etkilerini taşır. Kahramanla nişanlanır fakat yaşadığı yalnızlık ve çaresizlik sonucu hayatına son verir.
Remzi Hoca: İlkokul öğretmeni. İlknur’un taciz edildiğinden habersizdir.
Aysel Hanım: İlknur’un annesi. Kızını korumak isterken sessiz kalmayı tercih eder.
Kahramanın Annesi: Geleneksel yapıya sahip, toplum baskısını her şeyin üzerinde tutar. Oğlunun hastalığını öğrenince duygusal çöküş yaşar.
Konusu
Roman, ölüm korkusu, pişmanlık, toplumsal baskı ve çocukluk travmalarının yetişkin hayatına etkisi üzerine kuruludur. İnsanların susarak büyüttüğü acıların, sevgiye ve hayatlara nasıl zarar verebileceğini gösterir. Hastalık metaforu, esasen ruhsal çöküşü ve suçluluk duygusunu temsil eder. Kitap aynı zamanda, görünüşte sıradan hayatların ardında gizlenen büyük trajedilere de dikkat çeker.
Hayal Meyal Özeti
Hayal Meyal, isimsiz bir kahramanın ölümle ve geçmişle hesaplaşmasını anlatıyor. 34 yaşındaki kanser hastası adam, ailesinden uzak, hastalığını gizleyerek yaşıyor. Ölüm korkusu, onu doğup büyüdüğü mahalleye dönmeye iter. Burada çocukluk tanıdığı İlknur’la yüzleşir; geçmişin yaraları, pişmanlıkları ve suskunlukları gün yüzüne çıkar. Kahramanımız, İlknur’la kurduğu zoraki nişanın ağırlığı altında ezilir, sonunda ilişkiyi bitirir. Ancak bu ayrılık İlknur’u bir trajediye sürükler. Sonunda kahraman, gerçek hastalığının fiziksel değil, ruhsal olduğunu fark eder: İlknur’un ölümüne sebep olduğuna inanan bir vicdan azabı içinde yaşamaktadır.
Hayal Meyal – Kitap Açıklaması
Tarık Tufan kayboluşlarımızda, kendimizi aradığımız dehlizlerde yol gösteriyor, ışık oluyor.
Geçmişin ağırlığı, bir kadının sessizliği ve komşuların delici bakışları hâlâ üzerindeyse neden dönmek istersin o mahalleye?
“İnsan bir kere âşık olmaya görsün. Her şeyi sevdiğine yormaya başlıyor. Azaldıkça, sonbahar uzuyor. Sonbaharı sana yormak, belki de bu yüzden dünyanın en yorucu işi gibi geliyor.”