Metro 2035 – Dmitry Glukhovsky
Tür: | Roman |
Yazar: | Dmitry Glukhovsky |
Yayınlanma Tarihi: | 2017 |
Yayınevi: | Panama Yayıncılık |
Karakterler
Artyom: Kitabının başkahramanı.
Anna: Artyom’un eşi.
Miller: Anna’nın babası.
Konusu
Metro 2035, Rus yazar Dmitry Glukhovsky’nin kıyamet sonrası bilim kurgu romanıdır. Kısmen Metro: Last Light’tan ilham alan roman, Metro 2033’ün doğrudan devamı niteliğindedir ve Metro 2034’teki olayların ardından geçer.
Metro 2035 Özeti
Yıl 2035, Kıyametin ardından Moskova metro ağının çeşitli topluluklarında çeşitli olaylar yaşanır. Neo-Nazi grubu, daha olumlu bir imaj yaratmaya çalışırken perde arkasında korkunç çalışmalarını sürdürüyor. Salgın nedeniyle gıda stokları yenemez hale gelince Stalinist Kırmızı Hat daha önce hiç yaşamadığı bir kıtlıkla karşı karşıya kalır. Bu süre zarfında Korucular, önemli bir sığınağın kontrolü için Kırmızı Hat ile giriştiği son çatışmada ciddi kayıplar yaşayan Hanza ticaret ittifakına şüpheli bir şekilde yakınlaşmıştır.
Kahramanımız Artyom’un kendi isteğiyle Rangers’tan ayrılmasının ve müstakbel kayınpederi Miller’ın karşı çıkmasına rağmen Anna ile evlenmesinin üzerinden bir yıl geçer. Çift, sakin bir hayat yaşamak için Artyom’un yaşadığı VDNKh istasyonuna taşınır. Ancak Artyom bu şekilde yaşamaktan memnun değildir. Ostankino Kulesi’nin tepesine tırmandığı andaki düşünceleri aklına geldi ve başka bir şehirden iletişim kurma girişimini zar zor duyduğundan emindir. Bu sonsuz umutla doluydu ve haftada birkaç kez istasyondan ayrılıp yakındaki yüksek bir binaya tırmanır. Rusya’nın başka yerlerinde ve belki de ötesinde nükleer savaştan sağ kurtulan birisinin olabileceği umuduyla radyo iletişimi kurmaya çalışır. Her ne kadar Siyahları yok ettiği için bir kahraman olarak görülse de ki bunun bir hata olduğunu yalnızca kendisi bilir Artyom artık istasyondaki insanlar tarafından deli olarak dışlanır. Dış dünyaya yaptığı riskli yolculuklar çoğu zaman tehlikeli dozda radyasyona maruz kalmasına neden olur. Sağlığı gibi evliliğinin de tehlikede olduğu düşünülüyordu, Anna, kocasının normale dönmesinden başka bir şey istemiyordu ve hatta bir gün sağlıklı bir çocuk doğurmayı hayal eder.
Ancak Artyom, görünüşte gerçek dışı rutinine yorulmadan devam eder. Homer istasyona vardığında, yaptığı fedakârlığın boşuna olmadığı anlaşılır. Sonunda ikili bildiklerinin ötesine geçme arzusuyla bir maceraya atılır. Cevapları bulmak için Moskova Metrosu’nun bir ucundan diğer ucuna doğru bir maceraya atılırlar. Yol boyunca ikiliye Glukhovsky’nin serideki önceki kitaplarındaki karakterler de dâhil olmak üzere birçok yeni ve eski kişi katılır. Artyom’un bu çok uzun ve zorlu yolculuğu, metronun en karanlık sırlarının ortaya çıkmasıyla sonuçlanacaktır.
Metro 2035 – Kitap Açıklaması
Yıl 2035… Üçüncü Dünya Savaşı yirmi yılı aşkın bir süre önce dünyayı yok etmiş, yaşama dair izler yeryüzünden tamamen silinmiştir. Nükleer saldırının yakıp yıktığı koskoca şehirler artık toz ve külden ibarettir. Her şey paslanıp çürümekte, uydular yörüngede başıboş bir halde dönmektedir.
Sadece Moskova metrosuna sığınanlar hayatta kalır ve radyasyondan korunmak için, yerin onlarca metre altında bambaşka bir dünya kurarlar. Metro istasyonları da dinî ve ideolojik ayrımların hâkim olduğu birer şehir-devlet haline gelir. İktidardakilerin yazıp oynadığı bir tiyatro oyununu andıran bu hayatta, vatandaşlar gelecek kaygısından uzak, sadece günü kurtarma derdindedir.
Ama içlerinden biri, büyük bir hayalin peşinden koşmaktadır: Radyasyon seviyesi düştüğünde yeryüzüne geri dönmek ve insan gibi yaşamak. Bir zamanlar adına Dünya denilen koca boşlukta, hayatta kalmış olabilecek başka insanları arayan bu inatçı gencin adı Artyom’dur. Ve herkesin bu hayali takip etmesi için, metronun karanlık tünellerinde heyecan verici bir yolculuğa çıkacak, pek çok kirli sırrı açığa çıkaracaktır.
En büyük sürpriz ise Artyom’u günışığında beklemektedir…
(Tanıtım Bülteninden)
Çok iyi kitap