Hayvanlaşan İnsan – Emile Zola
Tür: | Roman |
Yazar: | Emile Zola |
Yayınlanma Tarihi: | 1890 |
Yayınevi: | İş Bankası Kültür Yayınları |
Karakterler
Séverine: Başkan Grandmorin’in evlat edindiği kızdır.
Jacques: Cinayeti gören ancak sesiz kalan makinist.
Diğer karakterler: Flore, Ramboud, Grandmorin
Konusu
Roman, 19. yüzyılda Paris ile Le Havre arasındaki demiryolu hattında geçen bir suç ve aşk hikâyesidir; İnsanın öldürme içgüdüsünü ve nasıl kötü bir makineye dönüşebileceğini anlatıyor.
Hayvanlaşan İnsan Özeti
Hikâyemiz, Başkan Grandmorin’in Paris’teki Le Havre tren istasyonunda ölümüyle başlıyor. Başkan çok gençken Severine adında bir kızı evlat edinir. Grandmorin Severine’in kocası Roubaud tarafından öldürülür. Karısıyla sohbet ederken, Ramboud, Séverine’in ağzından kaçırıp karısının Grandmorin tarafından taciz edildiğini öğrenir. Bunu duyunca onu öldürmeye karar verir. O istasyonda şoför olan Jacques dışında kimse işlenen cinayeti görmez. Saygın ve tanınmış bir kişi olan Grandmorin’in ölümü herkesi derinden etkiler ve büyük bir tartışmaya da neden olur. Bu nedenle savcılar ve polis üzerinde büyük bir baskı vardır. Ancak Roubaud bu cinayeti saklamaya ve ondan kurtulmaya kararlıdır. Yargıçlar, ondan ve karısından şüphe duysalar bile, önemli bir kanıt bulamazlar. Üstelik bunu gören tek kişi olan Jacques hikâyeyi anlatmak yerine sessiz kalmayı tercih eder. Böylece Roubaud ve karısı suçsuz bir şekilde kaçarlar. Roubaud, Jacques’in olayı gördüğünü ve onlara karşı konuşmadığını anlayınca, onunla arkadaş oldu ve böylece tek görgü tanığının ağzını sonsuza dek kapattır. Bu bölümden sonra olayları Jacques’ın gözünden okumaya devam ediyor. Jacques kendi başına yaşayan bir tamirci olarak görülse de kimsenin bilmediği bir sırrı vardır. İnsanları öldürme arzusu… Bunu en son Flore adında bir kızla birlikteyken hissetmiş ve son anda kendini engelleyerek neredeyse oradan kaçmıştır. Bu olaydan sonra kadınlardan daha uzak durur ve mesafesini korur. Ancak son zamanlarda, Ramboud ve karısıyla olan dostluğu sayesinde hayatında birçok değişiklik olmak üzere. Jacques ve Severine gizli bir ilişki yaşamaya başlarlar. İlk zamanlar çok nadir görüşen ikili, her geçen gün daha fazla vakit geçirmeye başladı ve dikkatleri üzerine çeker. Kısa bir süre sonra, Roubaud ilişkilerini öğrenir, ancak düşündüğünün aksine tepki vermez. Cinayetten sonra Ramboud çok değişir, sürekli kumar oynamaya başlar ve aynı zamanda Séverine’e olan aşkı da ortadan kaybolur. Belki de bu yüzden karısının ve yakın arkadaşının ilişkisi hakkında sessiz kalmayı seçmiştir. Séverine ve Jacques bu sessizlikten güç alarak daha fazla görüşmeye başlarlar. Ancak bir süre sonra bu onlara yetmez. Çift evlenmek ve her anını birlikte geçirmek ister. Ancak bunun önündeki engel yine Severine’in kocası Roubaudur. Severine, sevgilisini ondan kurtulmaları gerektiğine ikna eder. Ancak bu girişim başarısız olur. Bu arada ikilinin gizli aşkı birçok kişi tarafından fark edilmeye başlanır. Bunlardan biri, Jacques’ı her zaman seven Flore’dir. Flore ikisinin âşık olduğunu görmeye dayanamaz. Onlara olan kıskançlığı ve nefreti her geçen gün artarak devam etmektedir. Sonunda onları öldürmek için planlar yapmaya başlar. Hep aynı güzergâhta çalışan Jacques, trenin önüne bir engel koyarak kaza yapmasına neden olacaktır. Bunun için Severine’in de trende olduğu bir zamanı seçer.
Tam da düşündüğü gibi oldu ve tren büyük bir kaza geçirir. Jacques kazadan ağır yaralarla kurtulurken, sevgilisine en ufak bir çizik dahi alamamıştır. Bu Flore’u çok kızdırır. Aynı zamanda Jacques’in ölümüne kendi elleriyle sebep olmaktan da kendini alamaz. Daha fazla dayanamayarak aynı tren raylarında intihar eder. Bu arada, Flore’un düşüncelerine karşı Jacques yavaş yavaş iyileşir. Severin ona bakar. Bu süreçte kaldıkları evdeki hizmetçinin Severine’e karşı hisleri olduğunu anlar ve onu gizlice izler. Severine ile bu konu hakkında konuşmak istiyor ama ilişkileri konusunda umutsuzluk içinde. Jacques’e tekrar birlikte bir gelecek görmediğini ve her şeyin eskisi gibi olabilmesi için kocasının ortadan kaldırılması gerektiğini söyler. Adam sonunda direnemez ve teklifi kabul eder. Yakında cinayeti planlamaya başlarlar. Severine, kocasına gelmesini yazacak ve onlar da olay yerinden ayrılacaklar. Bu sayede kimse onlardan şüphe duymayacaktır. Planlarınızı gerçekleştirmenin zamanı gelir. Severine ve Jacques birlikte Roubaud’un treninin gelmesini beklerler. Tam o sırada Severine, Jacques’e yaklaşır ve ona sarılmaya başlar. Aynı arzu Jacques’ta da görülür. Severini’yi öldürmek ister. Artık kendini tutamaz ve Roubaud’u öldürmek için hazırladığı bıçakla Severine’in kalbini bıçaklar. Kadını kanlar içinde bırakarak oradan kaçar. Tam o sırada kâhya, Severine’i gözetlemek için eve yaklaşır. Birden birinin kaçtığını fark eder. Kısa bir süre sonra tuhaflığı fark ederek eve girer ve sevgilisini kanlar içinde bulur. Bunu gören kocası da şoktadır.
Bu olayın üzerinden 3 ay geçer ve hâkimler bu cinayeti çözmek için dava açarlar. İşlenen cinayetin sadece iki zanlısı vardır. Roubaud ve kâhya. Jacques ise herkesi onun masum olduğuna ikna eder. Onlara göre Severine’i bu kadar seven biri onu asla öldüremez. Öte yandan yargıçlara göre Roubaud ve Hizmetkârın öldürmek için sebepleri vardır. Roubaud, karısının mirasını Grandmorin’den devralmak ister ve hizmetçi Jacques ve Severini’yi kıskanır. Bu yüzden ikisi işbirliği yapar. Aynı zamanda yargıçlar bu cinayet ile Grandmorin cinayeti arasında bağlantı kurmuş ve onları bu iki suçtan dolayı cezalandırmaya karar vermiştir. İnsanlar onlar için ölüm cezası ister. Roubaud masumiyetini asla kanıtlayamaz. Sinirleri daha da kötüye gider. Grandmorini öldürüldüğünü ve bunun bir kıskançlık cinayeti olduğunu kabul eder, ancak kimseyi ikna edemez. Onlara göre Grandmorin’i kıskançlıktan öldüren bir kişi, karısının sevgilisi olduğunu bilir ve buna sessiz kalamaz. Sonunda onları suçlu bulurlar ve onları süresiz ağır çalışmaya mahkûm ederler. Bu sayede Jacques derin bir nefes alır. İşine ve eski hayatına geri döner. Ama kötü şans asla durmaz. Bir gün, sefer sırasında, işe sarhoş gelen bir arkadaşıyla tartışır. Kavga sırasında ikisi de raylara düşer ve hayatları sona erer.
Hayvanlaşan İnsan – Kitap Açıklaması
Émile Zola (1840-1902): Natüralizm akımının en önemli temsilcilerinden biri olan Zola, romancının olayları bir izleyici gibi kaydetmekle yetinmemesi, kişileri ve tutkularını bir dizi deneye tabi tutarken, duygusal ve toplumsal olayları da bir kimyacı gibi ele alması gerektiğini savundu. Zola içinde yaşadığı eski dünyanın yıkıntılarını inceledi, gelecekteki bir dünyanın olgularını saptamaya çalıştı. Bu niyetle yirmi iki yılda yazdığı yirmi romandan oluşan Rougon-Macquartlar dizisi başta olmak üzere çok sayıda büyük eser verdi. İkinci İmparatorluk Dönemi’ni anlatan bu dizinin on yedinci kitabı Hayvanlaşan İnsan 1890’da yayımlandı. Roman 19. yüzyılda Paris ve Le Havre arasındaki demiryolu hattında geçen bir suç ve aşk hikâyesidir; insanın öldürme içgüdüsünü ve nasıl bir kötülük makinesine dönüşebileceğini anlatır. Zola’nın, eşsiz gözlem gücüyle endüstrileşmenin beraberinde getirdiği kasvetli, yıkıcı ve ilkel arzuları deşifre ettiği bu roman defalarca sinemaya da uyarlanmıştır.
(Tanıtım Bülteninden)