Bir Cihan Kafes – İclal Aydın
Tür: | Roman |
Yazar: | İclal Aydın |
Yayınlanma Tarihi: | 2013 |
Yayınevi: | Artemis Yayınları |
Karakterler
Samire: Eşini doğduğu gün kaybeden mutsuz Yaşar, hayatını dar bir kalıp içinde yaşamış ve kızıyla iletişim kuramamıştır.
Lorin: İyi bir eğitim alan, bir dönem yurtdışında yaşamış, zeki, başarılı ama mutluluğu hep bir erkekte bulacağını sanan kişidir.
Yaşar:
Konusu
Yeryüzündeki kadınların hikâyeleri yüzyıllardır birbirlerine sırlarını fısıldıyor. Dünyada kadınlar olmasaydı, gülmeseler, ağlamasalar, umut etmeseler… Belki hikâyeler de olmazdı. İclal Aydın, bu ilk romanında üç kadının birbirine karışma hikâyesini anlatıyor…
Bir Cihan Kafes Özeti
Yeryüzündeki kadınların hikâyeleri yüzyıllardır birbirlerine sırlarını fısıldıyor. Acıları, pişmanlıkları, yaşadıkları, hayalleri yıldızların köşelerine asılır. Her gece bize göz kırpıyorlar ve biz fark etmiyoruz bile. Kendi hayatımızın hikâyesine o kadar odaklandık ki, bizimkinin en acı verici, en sıra dışı olduğunu düşünüyoruz. Ama yanılıyoruz…
Kadınlardan boyun eğip mutlu görünmelerini isteyen bu ikiyüzlü toplum, onlar için hazırlanmış bir hayat yaşamaya zorlanırken bir kez daha yüzümüze vurur. Bildiğimiz ama görmezden geldiğimiz gerçekleri bir kez daha haykırır. Erkeklerin her zaman haklı olduğu, her zaman doğru kararlar aldığı, ne yaparsa yapsın suçlanmadığı, her yükün kadınların omuzlarına yüklendiği ve kadınların buna inandırıldığı bir hayattan üç kadını çıkarır. Samire, Yaşar ve Lorin. Farklı ortamlarda ve farklı zamanlarda yaşamalarına rağmen aynı kaderi paylaşan üç kuşak. Bir büyükanne, bir anne ve bir kızı. Ablasının namusunu kurtarmak için istemediği bir adamla evlenmek zorunda kalan Samire… Eşini doğduğu gün kaybeden mutsuz Yaşar, hayatını dar bir kalıp içinde yaşamış ve kızıyla iletişim kuramamıştır… İyi bir eğitim alan, bir dönem yurtdışında yaşamış, zeki, başarılı ama mutluluğu hep bir erkekte bulacağını sanan Lorin.
Roman kadın kahramanlardan oluşuyor. Her ne kadar Samire, Yaşar ve Lorin ön planda olsa da romanda satırlar arasına sığınmış, isimleri nadiren anılan ama çığlıkları en çok duyulan kadınlar var. Bu tür kadınlar kendi içlerinde bir cesaret örneğidir. Bu tür kadınlar dimdik ayaktadır. Öyle kadınlar ki zaten kahramanlar.
Bir gün bu üç kadın hayatlarını aynı evde sürdürmek zorunda kalırlar. Aslında bu, birbirlerini anlamaları için bir şans. Benzerlikleri, sezgileri, yaşam mücadeleleri, güçlü kalma mücadeleleri var. Farklılıkları, olaylara bakışları, başlarına gelenlere tepkileri, hayalleri ve beklentileri var. Bu benzerlikler ve farklılıklar o kadar iyi tespit edilmiştir ki, bu üç kadının ruhlarında, kendileri farkında olmasalar da çoktan el ele tutuşmuştur. Zamanla, o güne kadar birbirlerini hiç tanımadıklarını ve yüzeysel bir ilişki içinde olduklarını fark ederler. Hepsinin sadece kendilerine sakladıkları sırları ve anıları var. Bunların hepsi aralarında farklı bağlar oluşturacaktır.
Bir Cihan Kafes – Kitap Açıklaması
Zorba, itaatkârın üzüntüsüyle beslenir…
“Sevgin direğimiz, üzerimize saldığın korku çatımız olmuş meğer. Mutsuzluğumuzdan örülü bir devlet yaratmışsın hepimize.
Sen en çok beni severdin ya.
En çok beni köle yapmışsın kendine.” Samire, Yaşar, Lorin.
Birbirlerinin gölgesinde saklanan, birbirlerinin masalını yazan üç küskün kadın.
Yaraları doğuştan, lanetleri miras…
Yalnızlığın kuyusunun başından ayrılmadan, kederlerinin yankısını dinlediler.
Her masalın sonu gece değildi elbet.
Üç, ikiden ve dahi birden iyiydi.
Ve her yanlışın doğrusu kendi içinde gizliydi.
Kanadı kırık üç kadın, ödedikleri ağır bedellerin karşılığını, içinde çırpınıp durdukları, kapısı açık olsa da çıkıp gidemedikleri gölge kafeslerinde bekledi. İhtiyaç duydukları inanç, temize çekecekleri geçmişte saklıydı.
(Tanıtım Bülteninden)