Aziz Nesin Sözleri
Al yalnızlığını gel. Korkma, sıkılmayız. Senin yalnızlığın benim yalnızlığımla konuşur, biz ikimiz susarız.
Kadının aşka bakışı; ‘bir sen, bir ben, birde bebekken, erkeklerde bu durum; bir sen, bir ben, birde yedektir.
İşin zoruna gideceksin. Her zaman zoru dene. Zoru yapamasan bile, zoru yapmaya çalışarak hiç olmazsa kolayını yaparsın.
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın, diyerek yaşattığınız yılanların bir sonraki hedefi siz olursunuz.
Uslanma hiç hep deli kal büyüme sakın çocuk kal es deli deli böyle kal son harmanında sevdanın tüken toz toz savrula kal suçüstü bulmalı ölüm ölürken de sevdalı kal.
Bahse girerim yarın bir yobaz çıkıp, tuvalete gitmek günah diye fetva verse, tuvalete gitmeyecek ve altına yapacak o kadar öküz var ki bu ülkede.
Hiç kimseye güvenmiyorum diye bir şey yoktur, zamanında O’na güvendiğim için, artık kimseye güvenmiyorum” diye bir şey vardır.
Hayat bir sınavsa eğer hiç uğraşma, adını yaz ve çık. Belki sınıfta kalırsın; ama adının altında bembeyaz bir sayfa bırakırsın.
Sen yoksun. Boşuna yağıyor yağmur. Birlikte ıslanmayacağız ki. Özlemlerde ayrılıklar da boşuna öyle uzaklardayız. Birlikte ağlayamayacağız ki.
Haritalara baktım, hiçbirinde evin yok. Ansiklopedilere baktım, hiçbirinde resmin yok. Sözlüklere baktım, hiçbirinde ismin yok. Aynada kendime baktım, seni gördüm. Benden başka yerin yok.
Bir tohum verdin çiçeğini al. Bir çekirdek verdin ağacını al. Bir dal verdin ormanını al. Dünyamı verdim sana bende kal.
Söz verdiğimiz yerde buluştuk söz verdiğimiz zamanda değil. Ben yirmi yıl erken gelip bekledim sen geldin yirmi yıl geç ben seni beklemekten yaşlıyım sense beklettiğin için genç.
İyi insan lafın üstüne gelir” demişse eskiler ve ben sürekli seni konuştuğum halde gelmiyorsan; demek ki iyi bir insan değilsin.
Korkmuyorum diyenler, ya başkalarına yalan söylüyorlar, ya kendilerine yalan söyleyip kendilerini kandırıyorlar ya da bilmeyerek insan olmadıklarını söylüyorlar.
Bilirsiniz sözümde hep durmuşumdur duracağım sevgilime söz verdim ben yirmi yıl yaşayacağım, düşmanlarım sevinmesin yirmi yıl sonra yok diye belli değil yirmi yıla ne zaman başlayacağım.
Kendi kendinin hem konuğu hem ev sahibisin zamanın varken ağırla kendini sarılıp öperek biliyorsun nasıl olsa yakın o gelecek kimileri diyecek daha şimdiden sev kendini sev kendini sev kimin var ki senin seni senden başka sevecek.
İçimde bir merak öyle bir merak ki ölümümden bir ay sonra bir güncük yaşamak ve dostu düşmanı suçüstü yakalamak.
Bilirsin günahları yazan melek soldadır. Hatta bundandır kalbin solda olması. Çünkü belki de aşk, yaşanılan en büyük günahtır.
Diyorlar ki “eskiden böyle değildin artık içine kapandın.” Dedim ki: “içindekiyle yetinen bu kalp artık sizi ne yapsın.
İnsan yalnızca söylediklerinden değil, sustuklarından da sorumludur.
Bir yanlışlık var; sen bu denli güzel, ben bu denli sevdalı olmayacaktık.
Güneş altında söylenmedik söz yokmuş. Bu yüzden geceleri söylüyorum sevdiğimi.
Yatağına yatınca; yüreğinin sesinden uyuyamıyorsan, anla ki yalnızsın.
Yıkılmasın diye dağlar, ah çekmiyorum. Kendimi yıkıyorum, dünyayı yıkmıyorum.
Bırak olmasın mezar taşımız, bir okul bahçesine gömsünler bizi çocuklar koşsun üzerimizde.
İnsan, insan gibi, insan olarak hür olmasını bilmezse, hür olamazsa, o zaman kurtlar, kuşlar gibi hür sanır kendini.
Üşümek varsa bu sıcağın yokluğudur, karanlık varsa ışığın yokluğu. Eğer her yer karanlık ve sen üşüyorsan işte bu O’nun yokluğu.
Ne ölünün arkasından konuşulur, ne de gidenin. Çünkü ha olmuştur, ha gitmiştir kalan için.
Ve en gizlerden konuşurken ellerin içimden gelmiyor mektup yazmak demeden sevişiyoruz yirmi beş bin kilometreden.
Nasıl bittiyse bundan öncekiler, bu da biter. Bite bite sonunda bende biterim. Olur biter.
Artık ne gelmek ne de gitmek yaşamın en zor yanı beklemek hiçbirimiz beklemedik doğmayı, doğduğumuzdan beri beklediğimiz ölmek.
Aşığım sana cümlesinin sonundaki a harfi terk etti seni. O da üzülmüyor gittiğine, sen hala aşığım san beni.
Aziz Nesin Alıntıları
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Ölmek istesen de ölünmüyor. Yaşanmıyor da… Sürün sürünebildiğin kadar. Anladım ki, insanın şansı yoksa ölemiyor bile…
Deliler de ölür, ama hiç ölüler delirir mi?
Poliste
Türkiye hasta! Ahlaken hasta, düşünce olarak hasta, eylem olarak hasta! Gerçekten hasta!
Şimdiki Çocuklar Harika
Mizah, dünyamızı gülünç olmaktan kurtarır.
Çocukların anlayamayacakları hiçbir sorun yoktur. Olsa olsa, dinleyenlerin yaşlarına göre, konuların anlatılış biçimi değişebilir.
Bir Sürgünün Anıları
Türkiye’de ekmek parası kazanmak zordur, ama zengin olmak çok kolay…
Düşünmek, sevmek, gülmek İşte hepsi bu.
Türkiye’de ekmek parası kazanmak zordur, ama zengin olmak çok kolay…!
Zübük
Bu zaman namussuz zamanı. Kimse doğruluk üzere iş görmüyor. Doğru adamı hiçbir işin başına geçirmiyorlar.
Nah Kalkınırız
Yahu, bu millet birbirine eziyet etmekten, işkence etmekten hoşlanıyor vallahi.
Böyle Gelmiş Böyle Gitmez
Türk halkı kendi yurdunda hâlâ göçebedir. Uygarlık göçebelikle birlikte yürümez.
Hadi Öldürsene Canikom
Dünle yarını birlikte yaşıyorum umut içinde.
Bir Tutam Aydınlık
Din faktörünün bu kadar öne çıktığı bir toplum, nasıl oluyor da beri tarafta bu kadar çok haram yiyor?
Sizin Memlekete Eşek Yok mu?
Ne çok insan cenaze törenime katılıp “Son görevimizi yapıyoruz” diye rahatlayacak, sondan önceki hiçbir görevini yapmayanlar
Zübüklüğün Sonu Yok
Memleket uçuruma gidiyor, hâlâ görmüyorlar mı?
Aziz Nesin’in Hayatı ve Eserlerine Bakmanızı Öneririz.
Sayfamızda Aziz Nesin’in Hayatı ve Eserleri yer alır.