Şanzelize Düğün Salonu – Tarık Tufan
Tür: | Roman |
Yazar: | Tarık Tufan |
Yayınlanma Tarihi: | 2020 |
Yayınevi: | Doğan Kitap |
Karakterler
Kahramanımız, Eda, Levent, Savaş, Nurhan
Konusu
Şeyh babasının vefatından sonra üç dervişin ziyareti, aşka sürüklenmiş bir adamla başlıyor hikâye…
Sonra kaçırılan bir gelin, parayla sohbet satın alan yaşlı bir adam, olağanüstü bir iş teklifi ve uğrunda feda edilenler ve derin bir aşk bu garip karnavala katılıyor.
Şanzelize Düğün Salonu Özeti
Kitap, kahramanın adını vermez. Kahramanımızın babası şeyhtir. Babası şeyh olduğu için tekke ile iç içe bir hayat serüveni vardır. Annesi de hastadır. Bir süredir bu hastalıktan mustaripti ve bu yüzden hastalığı nedeniyle ölür. Annesi ölünce kahramanımız büyük bir boşluğa düşer. Evdeki eşyalara bakarken annesinin varlığını bu eşyalarla ilişkilendirdiği için evdeki her şey ona annesini hatırlatır. Annesiyle derin ve güçlü bir bağı vardır. Ölümü onu çok etkiler. Anne boşluğu onda derin yaralar açar. Bu zor durumla birlikte hayatına devam eder. Kahramanımız bu süreçte okula gider. Bir gün okulda sınıfına bir kız gelir ve aranızda annesi yakın zamanda ölmüş olan var mı diye seslenir. Bu soru, onu özel olarak ilgilendirdiği için kahramanımızı da ilgilendirir. Kızın yanına giderek annesinin yakın zamanda vefat ettiğini söyler ve kıza bu soruyu sorma amacının ne olduğunu sorar. Adı Eda’dır. Eda bu soruyu edebiyat kulüpleri için anne ile ilgili bir makalenin gerekli olduğunu söyler. Duyguları daha içten yansıdığı için yakın zamanda annesi ölmüş birini aradıklarını söyler. Kahramanımız da normal yazamayacağını ama denemek istediğini söyler. O gün eve gider ve içten, duygu yüklü bir yazı yazar.
Bir gün sonra bu mektubu Eda’ya götürür. Eda bu duruma çok şaşırır ve bu kadar çabuk geri dönebileceğini düşünmediğini söyler. Bu yazı sayesinde Eda ile arasında bir bağ kurulur. Eda ve arkadaşları sayesinde yalnızlığından kurtulur. Ama çevresinde dostları olmasına rağmen içini doldurmayan manevi bir yalnızlığı vardır. Bu yalnızlık her zaman bir iç monolog kurmasına olanak tanır.
Kendisiyle sürekli bir mücadele ve sorgulama içindedir. Bu durumlar olurken arkadaşlarıyla takılmaya başlayınca eğlence merkezi gibi yerlerde takılmaya başlar. Normalde bu yaşa kadar bu mekânlara adım atmayan kişi kendini bu mekânlarda bulur. İçmeyen kahramanımız içmeye başlar. Bu durumlar onda telafisi olmayan durumlara neden olmaya başlar. Bir anda babasının bulunduğu aile evini seçmeye karar verir ve babasının ısrarlarına rağmen evden çıkar. Bu durum babasını derinden sarsar. Evden ayrıldığı için kalacak bir yere ve işe ihtiyacı vardır. Ev işlerini arkadaşları yapar. İş için okul panolarına bakar ve onu aramaya başlar. İlk işi sohbet etmek ve para kazanmaktır. Bir yaşlının evine belli bir saatliğine gidip yalnızlığına ses çıkarmak amacı vardır. Belli bir süre bu işi yapıyor ama belli sebeplerden dolayı bu işi bırakmak zorunda kalır. Arkadaşı Levent’in kurduğu ilaç firmasında denek olarak işe girer. Levent’in ani ölümüyle burada da işler karışır. Bir süre çalışır ve bu işi bırakır. Bir gün evde otururken kapının çalınmasıyla irkilir. Kapıyı açtığında eski oda arkadaşı Rüstem ile karşılaşır. Rüstem’in yanında gelinlikli bir kız görünce şok olur. Rüstem nikâh salonunda çalışırken kızın gözünde evlenmek istemediğini sezdiği için özler. Iskaladığında geleceği tek yer kahramanımızın yanıdır. Belli bir süre burada kalırlar. Takip edildiklerini düşündüklerinde Baki Semih adında bir şeyhin yanına sığınırlar, o ilgilenir. Baki Semih onları bulunamayacakları bir yere gönderir. Kahramanımız da bu durum karşısında bir rahatlama hisseder. Eda, Savaş adında sevdiği biriyle evlenir.
Bu durum Eda’ya âşık olan kahramanımızı derinden üzer. Günler geçtikçe Eda onu arar ve Savaş ile boşandıklarını söyler. Bundan sonra aralarında bir gelgit ilişkisi kurulur. Eda, Savaş’ın düzeldiğine inanarak yeniden barışır gibi görünse de aynı sorunlar yeniden baş gösterir. Bunu öğrenen kahramanımız Savaş’ı öldürmeyi planlar ama bu durumun saçmalığının farkına varmaz ve onu öldürmez. Bir gün Rüstem ve Nurhan’la birlikte oturdukları eve eşyalarını almaya gider. Evden eşyalarını alıp çıkarken, düğün günü Nurhan’ın eşi olacak kişi, kahramanımızın sırtına silahla çıkar. Roman burada açık kapı bırakarak biter.
Şanzelize Düğün Salonu – Kitap Açıklaması
Tarık Tufan bir arafta, bir tereddüt anında, büyük bir aşk hikâyesi anlatıyor.
Aşkta savrulan bir adamı, şeyh babasının vefatından sonra üç dervişin ziyaret etmesiyle başlar hikâye… Ardından, kaçırılmış bir gelin, parayla sohbet satın alan yaşlı bir adam, sıra dışı bir iş teklifi ve derin bir aşk uğruna feda edilenler katılır bu tuhaf karnavala.
“Aşk bize kefil oluyor bir yerde. Kalan borcumuzu temizliyor. Borç dediğim, hayata olan borcumuz; iyi insanlara, deftere yazan bakkallara, az isteyince de çok veren lokantacılara, yaptığı yemekten bir kap da sana getiren komşu kadınlara olan borcumuz. Kalan son canımızı kendi elimizle almamıza mâni oluyor. Tesellimiz oluyor.”
(Tanıtım Bülteninden)