Elia İle Yolculuk – Zülfü Livaneli
Tür: | Yaşam Öyküsü |
Yazar: | Zülfü Livaneli |
Yayınlanma Tarihi: | 2017 |
Yayınevi: | Karakarga |
Karakterler
Elias Kazancıoğlu: Amerikalı yönetmen ve yazar. Özellikle Tennessee Williams ve Arthur Miller’ın oyunlarını sahneleyerek tiyatroda büyük başarılar elde ederek, etkileyici filmleriyle sinema sanatının ustalarından biri olmuştur.
Konusu
Elia ile Yolculuk, Elia Kazan’ın geçmişine ve Türkiye’ye dönüş yolculuğunu anlatır. Güneşli bir Nisan sabahı New York’un ilk caddesinde başlayan yolculukta Livaneli’nin adımları üzerine yürüyerek etrafı gözleriyle görüyor.
Elia İle Yolculuk Özeti
Elias Kazancıoğlu olarak da bilinen Elia Kazan, 1909 yılında o dönemin Osmanlı İmparatorluğu’nda doğan bir Rum ailenin çocuğuydu. Henüz 4 yaşındayken ailesi İstanbul’dan New York’a göç etti ve Elia Kazan hayatına orada devam etti.
New York’ta tiyatro eğitimi alan, başarılı çalışmalara imza atan Elia, daha sonra ünlü Broadway’in en iyi yönetmenlerinden biri olmayı başarmıştır. Bu başarısını uzun filmlerle sürdürerek 5 kez En İyi Yönetmen dalında olmak üzere toplam 7 Oscar’a aday gösterilmiştir. Ayrıca iki kez En İyi Yönetmen Oscar’ını kazanmıştır.
Elia Kazan’ın bu başarıları Türkiye’ye olan ilgisini kaybetirmemiş ve Türkiye’yi sık sık ziyaret etmiştir. Bu ziyaretler sırasında Zülfü Livaneli ile yakın bir dostluk kurmuş. Zülfü Livaneli’nin Elia ile Yolculuk kitabı da ikilinin bu yakın dostluğu da ortaya çıkmıştır.
Livaneli ile yolculuk’ ta Elie’nin dünyaca ünlü yönetmen Elia Kazan’ın Türkiye’de geçirdikleri zamandan kesintiler sunuyor. Amerika’daki Yunanlılar için giderek büyüyen bir sevgi olmasına rağmen, bir yandan kendi kendine Anadolu’yu gezen ve çoğu kez Anadolu olarak hizmet veren Livaneli de bu gezisinde ona eşlik etmiştir. Elia ile Yolculuk’ ta bu gezilerin anıları paylaşılıyor.
Elia İle Yolculuk – Kitap Açıklaması
Dünyaca ünlü sinema ustası ve yazar Elia Kazan, kendini bir Amerikalı ya da Yunan gibi değil, bir Anadolulu gibi hissederdi. Pek çok oyuncuyu da birlikte çalışmaya “Anadolu gülüşü” dediği yetenekle ikna ederdi.
Bu yetenek onu, hayatı boyunca taşıyacağı “işbirlikçi” etiketinden kurtaramadı. McCarthy dönemindeki hataları, onu ömür boyu kovaladı. Üçüncü Oscar’ını bile üzüntüyle kaldıran Kazan, belki biraz avunmak ve arınmak için annesinin dizlerine koşan bir çocuk gibi, memleketi Kayseri’nin yollarına düştü. Kaderini bilen ama ölmeden önce ona karşı mücadele eden bir Yunan trajedi kahramanı gibi. Kadim Anadolu, bambaşka ilkelere sahip, farklı deneyimler yaşamış iki insanı, Zülfü Livaneli ve Elia Kazan’ı belki de tek ortak yolculuklarına çıkarmayı başardı.