Dünyayı Sırtında Taşıyan Balık – Özgür Balpınar
Karakterler
Emir: Savaşın yoksulluğunu, şiddetini yaşayan milyonlarca çocuklardan sadece bir grup arkadaşları ile terk edilmiş bir evde yaşayan çocuk.
Konusu
Özgür Balpınar’ın dünyayı olduğu gibi değil, olması gerektiği gibi gösteren masal kaleminden umut dolu bir öykü. Dünyayı Sırtında Taşıyan Balık’ta yakın geçmişte yaşanan bir savaşın ortasında yaşam mücadelesi veren çocukların öyküsü anlatılıyor.
Dünyayı Sırtında Taşıyan Balık Özeti
Neredeyse 80’li yıllara yayılan Irak-İran savaşının etkilerini insanların ve çocukların gözünden izliyor, yakın coğrafyamızın gerçekleriyle bir kez daha yüzleşiyoruz.
Kahramanımız Emir, terk edilmiş bir evde bir grup arkadaşıyla birlikte yaşayan, savaşın yoksulluğunu ve şiddetini yaşayan milyonlarca çocuktan biridir. Savaş o kadar yoğun ve uzun ki, ülkeler artık yetişkin erkek bulamadıkları için savaşa gönüllü çocuk askerler alıyorlar. Emir ve arkadaşları askerlere yakalanmadan sokaklarda yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Kitabın başında, askerlerden kaçmak için böylesine bir telaşın ortasında, Emir bir sokak ortasında durur ve bir dükkânın penceresinden kendisine bakan kırmızı balığı izlemeye başlar. Balık onu o kadar etkiler ki ertesi gün onu görmeye gider. Ne yaparsa yapsın onu almayı ve zihninde kurduğu dünyayı gerçeğe dönüştürmeyi amaçlar. Ancak işler her zaman iyi gitmeyecektir. Kendi yaşındaki arkadaşları tarafından dışlanır ve onları yeniden kabul ettirmek için ne isterlerse yapar. Çünkü başka bir hayatı yoktur ve arkadaşlarını kaybederse kaybedecek hiçbir şeyi yoktur. Bir çocuğun küçük dünyasında sığınabileceği pek bir şey yoktur.
Doktor Samed ve sokak arkadaşlarıyla yol gösteren ve bilgece yaşayan Majid Ağa, pek çok acı-tatlı deneyim yaşar. Sokakta ve savaşta hayatta kalabilmek için birlikteliğin, dostluğun, yardımlaşmanın ve dayanışmanın değerini keşfederler.
Dünyayı Sırtında Taşıyan Balık – Kitap Açıklaması
“Aklınızın denizlerinde yüzen bir balık, kalbinizin kıyılarına vuran dalgalar yaratır.”
Tebriz’de bir sokak çocuğu olarak yaşayan Emir için dünyanın bütün sesleri onun duyabildiği kadardı. Fakat iyi duyamayan kulakları, kalbinin hissetmesine veya zihninin hayaller kurmasına engel değildi. Tesadüfen gördüğü kırmızı balığın, hayatını değiştireceğinden tümüyle habersiz olan Emir, onu özgürlüğüne kavuşturmak isterken farkında olmadan kendisini balıkla özdeşleştirmişti. Kendi özgürlüğü, kırmızı balığın özgürlüğüne bağlıydı sanki.
Annesiz babasız, yuvasız ve sevgisiz yaşamanın zorluğuna İran ile Irak arasında yıllardır süren savaş da eklenince sokaktaki yaşam artık daha tehlikeliydi. Hayallerinin ve umutlarının peşinde hayatının ışığını arayan Emir, korkunç bir savaşın gölgesinde uzun ve zorlu bir yolculuğa çıkmak üzereydi.
Düşperest serisi ve Canım Arkadaşım kitaplarının yazarı Özgür Balpınar’ın masalsı kaleminden, dünyayı olduğu gibi değil olması gerektiği gibi gösteren umut dolu bir hikâye.
(Tanıtım Bülteninden)
Gönderen: Meliha Aksak
Mükemmel bu uygulama
İyi