Ana SayfaHikayelerYalnızlık Sarkacı

Yalnızlık Sarkacı

Yalnızlık Sarkacı – Ali Haydar Haksal

Tür:Hikayeler
Yazar:Ali Haydar Haksal
Yayınlanma Tarihi:2013
Yayınevi:İz Yayıncılık
ISBN:9789753559768
Karakterler

İhtiyar Adam (Yalnızlık Sarkacı): Hayatının son dönemlerini yalnızlıkla geçiren, geçmişiyle yüzleşen ve kayıplarıyla başa çıkmaya çalışan yaşlı bir adam.

Genç Delikanlı (Akşamın Ucuna Tutunan): Fotoğrafta gördüğü kadını arayan, geçmişle yüzleşen, annesini yeniden keşfeden bir karakter.

Yaşlı Milletvekili Adayı (Sayın Başkanın Masasında Kalan Çanta): Umutlarını siyaset yoluyla gerçekleştirmek isteyen, ancak çaresizliğin ve yaşlılığın getirdiği yalnızlıkla yüzleşen bir adam.

Yeni Milletvekili (Kutsal Yemin Törenim ve Ben): Güç ve statüyle birlikte gelen dönüşümün farkına varmadan değişen bir karakter.

Yalnız Adam (Buruşuk Yüzün Ütüsü): Kalabalık içinde bile kendini yalnız hisseden, iç dünyasında derin çatışmalar yaşayan bir birey.

Memur (Bir Gün İz Sürmek, Günüm Böyle Geçti, Kırışmayan Pantolon, Ölüm İlanlarını Okuyan Rıfkı Bey): Bürokrasi içinde sıkışmış, monoton hayatları olan, günlük rutinin dışına çıkamayan sıradan bireyler.

Rıfkı Bey: Hayatını ölüm ilanlarını okuyarak geçiren, varoluşunu anlamlandırmaya çalışan içe kapanık bir memur.

Konusu

Yalnızlık Sarkacı, insanın varoluşsal yalnızlığını, hayatın kaçınılmaz akışını ve bireyin iç dünyasında yaşadığı çatışmaları ele alan dokuz öyküden oluşan bir kitap. Yazar, yalnızlığı farklı perspektiflerden işleyerek bireylerin hayatlarına dair derin psikolojik analizler yapıyor. Toplumsal roller, yaşlılık, geç kalmışlık, sistemin içinde sıkışmışlık ve kaçınılmaz son olan ölüm gibi temalar, farklı karakterler üzerinden işleniyor.

Kitap, yalnızlığın bazen geçmişin bir yansıması, bazen bir tercih, bazen de kaçınılmaz bir son olduğunu gösteriyor. Siyasetten memuriyet hayatına, gençlikten yaşlılığa kadar geniş bir çerçevede bireyin kendisiyle olan mücadelesini anlatıyor.

Yalnızlık Sarkacı Özeti

1. Yalnızlık Sarkacı:

Öykünün ana karakteri, eşinin hastaneye kaldırılmasıyla yalnızlıkla baş başa kalan yaşlı bir adamdır. Yalnız kaldıkça geçmişiyle yüzleşir, ölen kızı Selma’yı ve eşiyle yaşadığı yılları hatırlar. Eşinin öldüğüne dair bir korkuya kapılır ve bu düşünce onu daha da karamsarlaştırır. Penceresinden bakarken, mezarlığın yanında oynayan çocukları görür ve bu zıtlık onu derinden etkiler. Sonunda, eşinin öldüğüne inanarak çocuk gibi ağlamaya başlar.

2. Akşamın Ucuna Tutunan:

Genç bir adam, eski bir fotoğrafta gördüğü kadının kim olduğunu merak eder. Onun peşine düşer ve sonunda bulduğu kadının aslında kendi annesi olduğunu öğrenir. Yıllarca görüşmediği annesiyle yalnızlığı ve geçmişi üzerinden bağ kurmaya çalışır.

3. Sayın Başkanın Masasında Kalan Çanta:

Yaşlı bir milletvekili adayı, tüm umutlarını siyasete bağlamıştır. Kalabalık koridorlarda sırasını bekler, fakat kimse ona değer vermez. Ankara’ya gidip başkanla görüşmeye çalışır. Ancak başkan, onu yalnızca birkaç cümleyle geçiştirir. Hayal kırıklığıyla bayılır ve hayatını kaybeder. Çantası ise başkanın masasında unutulur.

4. Kutsal Yemin Törenim ve Ben:

Yeni seçilen bir milletvekili, yemin törenine hazırlanırken ideallerinden uzaklaşmaya başladığını fark etmez. İlk başta yemin metnini yanından ayırmazken, zamanla onu buruşturup çöpe atar. Politik hayatın içine girdikçe sıradanlaşır ve yeni düzenin bir parçası olur.

5. Buruşuk Yüzün Ütüsü:

Öykünün kahramanı, kalabalık sokaklarda yürüyen yalnız bir adamdır. Şehirdeki her şey ona yalnızlığı hatırlatır. Kuşların bile birbirine mesafeli olduğu bir dünyada, kendi içindeki duygusal boşlukla yüzleşir. Sonunda, kimsenin arkasına bile bakmadığı bir ayrılık yaşar.

6. Bir Gün İz Sürmek:

Bürokrasinin sıradan bir memurunun günü anlatılır. Çalıştığı ofiste biriken dosyalar, bitmeyen rutinler ve ofisin köşesinde sessizce örümcek ağı ören küçük bir örümcek, memurun monoton hayatını simgeler. Memur, bu örümceğe odaklandıkça kendi hayatının da bir ağın içine sıkıştığını fark eder.

7. Günüm Böyle Geçti:

Vapurla işe giden bir memur, sıradan günlerinden birini yaşar. Gazeteleri inceler, içeriği amirinin hoşuna gitmeyecek bir gazeteyi denize atar. Gün boyunca iş yerinde saygı görmez ve umursanmaz. Amirine “günaydın” dediğinde aldığı kayıtsız cevap, onun iç dünyasında derin bir kırılmaya neden olur. Günün sonunda yalnızlığına döner ve ağlar.

8. Kırışmayan Pantolon:

Yakut Bey adında bir memur, patronundan beklediği ilgiyi göremediğinde, içine kapanır ve farklı bir kimliğe bürünür. İş arkadaşlarına selam vermez, ofis içinde görünmez biri gibi hareket etmeye başlar. İş yerinde herkes onun bu durumunu alay konusu yapar. En sonunda, kırışmasın diye pantolonunu çıkarıp tuvalette otuz dakika beklediğini itiraf eder.

9. Ölüm İlanlarını Okuyan Rıfkı Bey:

Rıfkı Bey, hayatını ölüm ilanlarını okuyarak geçiren suskun ve içine kapanık bir memurdur. Bir gün ölüm ilanlarında arkadaşının adını görür ve bu olay hayatını derinden etkiler. İşten ayrılır ve ölüm ilanlarını takip etmek, iş arkadaşları arasında bir gelenek haline gelir. Ancak kimse onun ölüm ilanını göremez. Rıfkı Bey, belirsiz bir şekilde hayatın içinden kaybolur.

Değerlendirme

Yalnızlık Sarkacı, bireyin hayat yolculuğunu, yaşlılıkla gelen yalnızlığı, toplumun içinde görünmez hale gelişini ve insanın kendini anlamlandırma çabasını ustaca anlatan bir öykü kitabıdır. Yazar, her öyküde yalnızlığı farklı bir şekilde ele alarak, hayatın farklı evrelerindeki bireylerin ruh hâllerini derinlemesine işler.

Öyküler, okurun zihninde kalıcı bir iz bırakacak şekilde, bazen acımasız, bazen melankolik, bazen de ironik bir dille yazılmıştır. Özellikle toplumun içinde var olma mücadelesi veren memurlar, yaşlılar ve hayal kırıklığına uğramış bireyler üzerinden anlatılan bu hikâyeler, insanın yalnızlığıyla yüzleşmesini sağlayan güçlü bir yapıta dönüşüyor.

Ali Haydar Haksal’ın Yalnızlık Sarkacı, okurun kendisini sorgulamasına neden olan, edebi ve psikolojik derinliği olan etkileyici bir eser. Yalnızlık teması etrafında şekillenen bu öyküler, bir insanın iç dünyasını anlamaya yönelik güçlü bir edebi deneyim sunuyor.

Yalnızlık Sarkacı – Kitap Açıklaması

Ali Haydar Haksal öyküleri daireler çizerek genişleyen bir yapıya sahip. Her daire başlı başına yeni bir evrene açılıyor. Yalnızlık Sarkacı, ironi ve yalnızlık/yaşlılık dairelerinin kesiştiği bir kitap. Yalnızlık Sarkacı’ndaki ironik öyküler Türk edebiyatında yeni bir yol açmıştır. Kitaptaki yalnızlık öyküleri de gençliğinde ünlü olan ancak yaşlanınca yalnızlaşan kimselerin duyumsadığı bir çeşit sanatçı yalnızlığıdır.

Bizi Takip Edin! @kitapdiyaricomtr

KitapDiyarı
KitapDiyarı
İnsan her şeyi anlatamaz, zaten kelimeler de her şeyi anlatmaya yetmez.

Bilgilendirme
“Sitemiz, kitaplara dair bilgiler sunarak hafızanızı yenilemenize ve yeni okuma deneyimlerine adım atmanıza yardımcı olmayı amaçlamaktadır.”

BENZER KONULAR

YORUMLAR

Abone
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle

Sosyal Medya

771BeğenenlerBeğen
4,912TakipçilerTakip Et
21TakipçilerTakip Et
28TakipçilerTakip Et
188AboneAbone Ol

Günün Kitabı

Editör Seçimleri

Popüler Konular

Son Konular