Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu – Haldun Taner
Tür: | Hikayeler |
Yazar: | Haldun Taner |
Yayınlanma Tarihi: | 1953 |
Yayınevi: | Yapı Kredi Yayınları |
Konusu
Kitaba ismini veren hikayede, Şişhane’de kaza yapan belediyeye bir atın gözünden, olay yerinde bulunan ve kazaya karışanların hayatları konu edinmiştir.
Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu Özeti
Amerikan asıllı fotoğrafçı İstanbul’a gelerek Şişhane civarında fotoğraflar çekmeye başlar. Bu sırada fotoğrafçı, kameranın merceğini çıkarıp yerine bir at gözü koyar. Bu nedenle çektiği fotoğraflar flaşörle çekilmiş olur. Güneş gözlüğü takılarak çekilen bu fotoğraflarda bazı şeyler alışıldık hallerinden farklı görünür.
Bu resimlerdeki nesneler ve insanlar orijinal boyutlarından yarım kat daha büyük görünüyor. Hikayedeki at, sıradan bir çöpçü atıdır. Bu at yaklaşık yirmi beş yaşında ve Kalender adındadır. Nesnelere ve insanlara bakarken Kalenderi denen at, her şeyi tıpkı güneş gözlüğü gibi yarı büyük görür. Kalender isimli at, Vali Muhittin Bey zamanında belediye temizlik işleri için alınmış ve emekli olma vakti de gelmiştir.
Kalender isimli atın neden olduğu olay yağmurlu bir günde saat 3 sularında ve İstanbul Şişhane’de meydana gelir. Kalender her zamanki gibi rutin işleri yapıyor. Ancak Şişhane’den geçerken bir hamalın taşıdığı aynada kendini görmeye başlar. Kendini çok büyük gören Kalender bundan korkmaya başlar. Çektiği arabaya geri dönerken bir dükkana dalar ve yüksek bir sesle vitrin camlarının kırılmasına neden olur. Bu sefer ortaya çıkan gürültüden aşırı derecede korkar ve arkasından dörtnala koşmaya başlar.
Kalender ve çektiği araba tramvayın önüne çıkar. Tramvay fren yaptığında arkadan bir araba gelip tramvaya çarpar ve trafik kapanmaya başlar. Tramvaya arkadan çarpan adam ünlü zengin Artin Margusyan’dır. ve Artin, ifade için karakola götürüldükten sonra iflas eder. Çünkü Artin’den telgraf bekleyen Brezilyalı firma, Artin’den haber alamayınca gelememiş ve malları Hamburg’dan Alois Morgenrot’a gönderilmiştir.
Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu
Konçinalar
İskambil destesindeki kağıtların özellikleri:
The jolly jocker yazılı kağıt, delişmen, uçarı,biraz cambaz, biraz sihirbaz,biraz düzenbaz,ama neşe dolu, hayat ve hareket dolu, kanı sıcak delikanlı. Aslarda bir kral havası, bir padişah cakası vardır. Karamaça beyinde meşhum birşeyler sezilir. İspati beyini bizans prensine benzetirim. Kupa beyi herhalde osmanlı hanedanına mensup olmalı. Kupa kızı ,etine dolgun, duru-beyaz, hanım-hanımcık bir tazedir. Kupa papazı , pek babacan pek yakın bir adamdır. İspati kızına gelince , ondan her türlü sinsilik umulur. Karolar , onlar kişizade, görmüş geçirmiş bir ailedir. Maçalar , bir ermeni ailesidir.
Ablam
Fındıklı’da bir konakta başlayan ve oradan da Nice’e, Cezayir’e, Paris’e , oradan da New York tarikiyle Massechusett’e kadar uzanan macera dolu bir hayat ele alınmıştır.
Atatürk Galatasaray’da
Yazar sekizde ya da dokuzda iken Atatürk’ün Galatasaray mektebini ziyaretini anlatmaktadır.
Fraulein Haubold’un Kedisi
Frau Keller’in pansiyonunda Fraulein Haubold’un kedisi ile geçirdiği olaylar ele alan hikaye, ayrıca Dropsi, Michael Georgiyef adındaki kişilerin bu kediye karşı olan tutumunu anlatmaktadır.
Eczanenin Akşam Müşterileri
Eczanenin akşam müşterileri, hep kelli felli, efendiden görmüş geçirmiş insanlardır. Bunlar bir eski başvekil, bir eski meclis vekili, eski bir sefiri kebir, bir emekli erkan-I harp miralayı, tanınmış söz sanatları birde ünlü fenni sünnetçidir.
Fasaryalar
Feyzullah adındaki bir kahvehane işleten adama takılan lakaptır. Bu adama fasaryalık akardı diye görüldüğünden takılmıştır. Fasarya lakaplı adam öylesine fasarya ki, semt takımında bile yer almaz, her zaman yedek durmuştur.
Memeli Hayvanlar
Burada sütten dolmuş ineklerin nasıl sağıldığını anlatmaktadır.. Fakat inek veya keçi ayrıca sağıldığı zaman süt verdiği halde, insanlar müstakilen neden sağılmadığı hakkında yazarın verdiği bilgiler yer alır.
Kısa Bilgiler
- Haldun Taner, New York Herald Tribune Gazetesi’nin 1953 yılında İstanbul’da düzenlediği öykü yarışmasında “Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu” öyküsü ile birinci olmuştur.
Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu – Kitap Açıklaması
Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu’da, Behçet Necatigil’in deyişiyle, “Olayları rintçe bir bakışla gülünç taraflarından alan, kıvrak, sürprizli, esprili bir üsluba aktaran” Haldun Taner’in unutulmaz öykülerinden dokuzu var: Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu, Kantar Kâtibi Ali Rıza Efendi, Konçinalar, Ablam, Atatürk Galatasaray’da, Fraulein Haubold’un Kedisi, Eczanenin Akşam Müşterileri, Fasarya, Memeli Hayvanlar.
“Bence Haldun Taner, çağdaş yazınımızın, özellikle öykücülüğümüzün bir klasiğidir. Bunu kendine vergi anlatımına, kişiliğine, öykülerinin insancıl özüne borçludur.”
-Oktay Akbal-
“Tiplerden, durumlardan, ruh hallerinden, aykırılıklardan, hatta durağan bir nesneden öykü çıkartmanın ustasıdır Taner.”
-Füsun Akatlı-
(Tanıtım Bülteninden)