Jack London Sözleri
Düşünceyi izleyemediği zaman, hatanın düşüncede olduğuna inanmak, dar görüşlülüğün eski dramıdır.
Elbiseleri gibi, Görüşleri de hazır alınmaydı.
Bir hayalet, ödmüş ama öldüğünü anlayamayan bir insanın ruhudur. Doğa, her normal adamı olduğu gibi Martin’i de aşk amacıyla tasarlamıştı.
Belki de hiçbir şeyde gerçek yoktur; gerçeklikte gerçek yoktur.
Herhangi bir şeyin var olması, onun var olmaya Jack London Sözleri uygun olduğunun yeterli bir doğrulamasıdır.
Ortada affedilecek bir şey yoksa affetmek çok kolaydır.
O acımasız gösteriyi her seyredişinde aldığı ders hep aklına geliyordu: Sopa kimdeyse, kanun onun elindedir.
Yüksek sınıfın devamı ancak başka sınıfların ezilmesi ve yıkılmasıyla mümkündür.
Beni ben olduğum için istemiyorlar; çünkü ben, hala istemedikleri o eski benim.
Gözlerinde gördüğü ışıltı ve sevginin, aslında onun kendi gözlerinde gördüğü şeyle arttığını bilemezdi.
Yaşanmış günler yaşanacak günlerin içinde erir; saatlerin günün içinde, haftaların ayların içinde eridiği gibi.
Bu acı ölüm değildi, sersemlemiş bilincinde bocalayarak dolaşan düşünceydi. Ölüm acı vermezdi. Hayattı, hayatın sancısıydı bu feci, bu insanı yasa boğan his.
Beni ben olduğum için istemiyorlar, çünkü ben, hâlâ istemedikleri eski benim.
Bir insana kendi düşüncelerini süsleyip sunarak gönlünü fethedebilirsiniz.
Ölüm acı vermez; acı veren şey, yaşamdır.
Cesur bir adamın ölümünü görmek, bir korkağın yaşamak için yalvarışını görmekten çok daha kolay.
Yaşama sevgi beslemeyen varlık, yok olma yoluna girmiş demektir.
Bir adamın karnını kim doyuruyorsa, onun efendisi odur.
İlham gelmesini bekleyemezsiniz, ilhamı kovalamanız gerekmektedir.
Bir insanı yenmek için gözlerine iyi bakın; hala umut varsa, vardır bir çaresi, gerisi teferruat.
Açlık çekerken, düşünceleri sık sık dünyada açlık çektiğini bildiği binlerce kişi üzerinde duruyordu, ama şimdi karnı doymuşken beyni artık açlık çeken bu kişilerin düşüncesiyle dolu değildi.
Jack London Alıntıları
Martin Eden
Güzellik, hizmet edilecek tek efendidir.
Bana tapıyor, biliyorum. Elleri ve gözleri yalan söyleyemez.
Anlıyorum ki , benim biraz daha okumam gerekiyor .
Eğer elde edecek olsan, şu anda, tam şu anda ne isterdin?
Başarı, keyif aldığın şeyi yapmak değil, onu yaparken haz duymaktır.
Paranızı toplumun efendilerinden kazanıyorsunuz; bir adamın karnını kim doyurursa, onun efendisi olur.
Sen bir işi tamamladıktan sonra elde ettiğin başarıda değil, o işi yaparken buluyorsun mutluluğu.
Gerçek şairlerin her dizesi zarif hakikatlerle yüklüdür, insanın yüce ve asil yanlarına seslenir.
Sana yemin ederim ortalama bir üniversite öğrencisinin bir yılda edindiği bilginin çok daha fazlasını ben bir ayda öğreniyorum.
Kendini çok yaşlı hissetti; dertsiz, tasasız gençlerden, eski arkadaşlarından yaşca büyümüş olduğunu hissetti.
Gündelik hayata ilişkin gelişmeler arttıkça insanoğlu tembelleşmektedir.
Yarın ilk iş halk kütüphanesine gidip bi görgü kuralları kitabı okuyacan. Anlaşıldı mı!
Okuduğu birçok kitap huzursuzluğunun daha da artmasına neden oldu. Her kitabın her sayfası gerçeklik diyarına açılan bir gözetleme deliğiydi.
Hayatta her şey kötüye gidebilir, aşk hariç. Yeter ki bitkin düşen, bocalayıp tökezleyen zayıf iradeli biri olmasın, aşk hiçbir zaman yolunu şaşırmaz.
Karşısında yaşamaya değer bir şey vardı işte; kazanmak için savaşmaya, mücadele etmeye ve evet, uğrunda ölmeye. Kitaplar haklıydı. Dünyada böyle kadınlar da vardı.
Beyaz Diş
Dişisine kötü davranan tek hayvan insanoğludur.
Acınası bir yalnızlık içinde acı acı ağlayıp duruyordu.
Denizin Çağrısı
Zaten kızlar neye yarardı? Zırıl zırıl ağlamaktan, her şeye burnunu sokmaktan, önüne gelene annelik taslamaktan başka ne işleri vardı? Ne akılsız şeylerdi kızlar!
Vahşetin Çağrısı
Her şey karmaşık ve hareketliydi ve hayatın her dakikası tehlikedeydi.
Her gün güneş biraz daha erken doğuyor ve biraz daha geç batıyordu.
Sevgiyi bulmuştu ilk defa. Gerçek, candan, içten sevgiyi.
Sonuçta iki ya da üç aptal eksik olsa, dünya yerinden oynamazdı .
Dişisine kötü davranan tek hayvan insanoğludur.
Sen iyi bir köpek olursan ben de iyi olur, sana iyi davranırım, her şey yolunda gider, yaşar gideriz. Yok! Kötü köpek olursan kemiklerini kırar, canını alırım. Anlıyorsun değil mi?
Tanıdığı insanlara güvenmeyi ve her şeyi kendisinden daha iyi bildiklerine inanmayı öğrenmişti.
Yıldız Gezgini
İnsan en tuhafıydı yaratılanların; doymak bilmez, hoşnut kalmaz, Tanrı’yla ya da kendiyle asla barışık olmayan, günlerini huzursuzluk ve boş gayretlerle geçiren, geceleri kasıtlı ve yanlış arzuların nafile düşleriyle dolu.
Ben alıştım. On gün boyunca bir şey yemedim ve biliyor musun yeniden yemeye çalışmak tam bir ömür törpüsü.
Ben Darrell Standing’im, Minnesota’nın ücra bir köşesinde doğup büyüdüm; önceleri bir tarım ekonomisi profesörü, San Quentin De iflah olmaz bir mahkûmdum ve şimdi de Folsom’da ölüme mahkûm edilmiş bir adamım.
Jack London’un Hayatı ve Eserlerine Bakmanızı Öneririz.
Sayfamızda Jack London’un hayatı ve eserleri yer alır.